Dil ve Konuşma Terapisi Gerçekten Gerekli mi?

Dil ve Konuşma Terapisi Gerçekten Gerekli mi?

Dil ve konuşma terapi müdahalelerinin evdeki uygulamalar ve diğer teknoloji türleri aracılığıyla desteklenebileceği düşüncelerinin, birçok ebeveyn merak ediyor, “Çocuğumu gerçekten kliniğe getirmem gerekiyor mu?” diye, cevap ise, evet!

Uygulamalar ve diğer etkinlikler, bireysel müdahaleyi desteklemek için yardımcı olabilir. Ancak, bire bir dil ve konuşma terapisinin yerine kullanılmamalıdır. Terapistlerin çoğu zaman motive edici olarak hizmet etmek ve yeni materyaller sağlamak için terapi seanslarını gerçekleştirirler.

 

Dil ve Konuşma Terapisinin Artıları

 

  • Bireyselleştirilmiş Yaklaşım: Bir dil ve konuşma terapisti tarafından yürütülen doğrudan müdahale, özellikle her çocuğun bireysel ihtiyaçlarına göre uyarlanır. Klinisyenler her çocuğun hedefini belirler ve bu hedef alanlarını hedeflemek için tedavi planları oluşturur. Uygulamalar “herkese uyan tek beden” yaklaşımına dayanır ve bu bazı çocuklar için faydalı olabilirken, bazı çocuklar ise zorluklar yaşamaya devam edecektir. Örneğin, çocukla bir / r / sesi üzerinde çalışılıyorsa, uygulamalar / r / sesinin üretimi için çeşitli yollar öğretmez, doğru üretim için kelime listeleri ve cümleler sağlar. Dil ve konuşma terapisti, bir çocuk için bireysel olarak hangi üretim yönteminin en iyi olduğunu belirleyebilir ve daha sonra kelime listeleri oluşturmak için uygulamaları kullanabilir.
  • Teşhis: Dil ve konuşma terapistleri tedaviye başlamadan önce her çocuğu değerlendirirler. Bu süreç, ihtiyaç duyulan alanları belirlemek için konuşmayı, dili veya her ikisini birden değerlendirme sürecinden oluşabilir. Ebeveynler tipik dil ve konuşma kilometre taşlarından ve hangi yaşlarda endişe duymaları gerektiğinden haberdar olmayabilir. Bir dil ve konuşma terapisti tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirme, ana hatlarıyla tedavi sürecini ve terapi seansları için gereken hedefleri belirleyebilir.
  • Uygulama Seçimi: Milyonlarca uygulama mevcut olduğundan, belirlenmiş hedef alanlarını çalışmak için en iyi uygulamaları seçmek göz korkutucu olabilir. Beceri aktarımını artırmak için uygulamaları klinik dışında kullanmak, hedef kelimeleri eğlenceli ve motive edici bir şekilde uygulamanın harika bir yolu olabilir. Uygulamaların uygun olmasını ve ihtiyaç duyulan alanları hedeflemesini sağlamak için dil ve konuşma terapisti, ailelere bunları kullanma konusunda öneriler ve açık talimatlar sağlayabilir.
  • Geribildirim ve İpucu: Terapi seansları sırasında terapistler, vakanın taklit etmesi için sürekli olarak uygun üretimi veya dili modellerler. Örneğin, vaka çarpık bir / s / ürettiğinde, terapist doğru dil yerleşimine yardımcı olmak için sözlü, görsel veya dokunsal ipucu sağlayabilir. Bu geri bildirim, çocukların ses üretimindeki hataları azaltmalarını sağlar.
  • Uzmanlık: dil ve konuşma terapistleri iletişimi geliştirmek için çocuklarla (ve yetişkinlerle) çalışan uzman kişilerdir. Bu uzmanlık, çocukların kanıta dayalı tedavilerden yararlanmalarını sağlar ve terapi süreci boyunca ebeveynleri eğitmeye yardımcı olur.

Teknolojiyi terapi seanslarıyla ve denetimli ev programlarıyla birleştirmenin faydaları çok büyüktür. Uygulamalar ve diğer teknolojiler çocukları motive etmeye, ilerlemeyi izlemeye ve ebeveynlerin becerilerini geliştirmelerine yardımcı olacak erişilebilir yollar sunmaya hizmet edebilir.

Çocukların ilk kelimelerini edindikleri zaman çok heyecan verici bir zamandır; Bu dönemde istek ve ihtiyaçlarını ifade etmeye, ebeveynlerle iletişim kurmaya ve nesneleri görünür şekilde adlandırmaya başlayabilirler. Çocukların çoğu ilk kelimelerini 1 yaş civarında çıkarmaya başlayacaktır, ancak yapmazlarsa ne olur?

Panik yapmayın – Çocuklar farklı hızlarda dil ve konuşma gelişimini tamamlarlar. Bazı çocuklar 1 yaşından önce konuşmaya başlar, bazıları ise birkaç ay sonra başlayabilir. Konuşma gelişiminde tipik bir gelişim paterni vardır, ancak bu patern çocuktan çocuğa büyük ölçüde değişebilir. Çocuğunuzun dil ve konuşma müdahalesi alması gerektiğini işaret eden 5 faktörü belirlemek için okumaya devam edin.

  • Kelime Sayısı: Çocuğunuz 2 yaşına yaklaşıyorsa ve iletişim kurmak için 50’den az kelime kullanıyorsa, dil ve konuşma terapisi ihtiyacının belirlenmesi için bir değerlendirmeden yararlanabilir.
  • Anlama: 2 yaşına geldiğinde, çoğu çocuk yaklaşık 300 kelimeyi anlamalıdır. Ebeveynler, çocuklarının anlama becerilerini basit talimatlar vererek izleyebilirler. Ör. Ayakkabılarını al, ceketini al, daha fazla meyve suyu ister misin?
  • Kelimeleri Birleştirmek: Çocuğunuz ilk 50 kelimesini dağarcığına ekledikten sonra, istekte bulunurken kelimeleri birleştirmeye başlamalıdır. Örneğin, çocuğunuz “daha ​​fazla top” ve “benim arabam” diyebilir.
  • Hayal Kırıklığı: Çocuklar anlamlı bir şekilde gecikme yaşadıkları zaman, bazıları iletişim sırasında, öfke nöbetleri ve kendilerine ve başkalarına vurmak gibi hayal kırıklığı belirtileri gösterebilirler.
  • Oyun Becerileri: Dil ve konuşma edinimi konusunda zorluk çeken çocuklar da oyun becerileri konusunda zorluk çekebilirler. 2 yaşına kadar, çocuklar ebeveynlerinden uzak durmaya başlamalı ve çoğu oyuncakları oyuncağın işlevsel amacı için kullanmalıdır.

Çocuğunuzda bu uyarı işaretlerinden herhangi biri varsa, gecikme yaşayacak bir bebek olabilir. Bir dil ve konuşma terapisti bu konuda size yardımcı olabilir. Ebeveynler, bu durumda çocuklarının gelişimini “beklemek ve görmek” isteyebilirler, ancak en başarılı müdahale, ebeveynlerin bir gecikmeyi hemen fark ettiği anda erken işe koyularak olur. Bir dil ve konuşma terapisti, çocuğun potansiyelini en üst düzeye çıkarmak ve dil ve konuşma becerilerini geliştirmeye yardımcı olmak için hem çocukla hem de ailesiyle birlikte çalışacaktır.

 

Kaynakça

Bu makalenin yazımında North Shore Pediatric Therapy kaynak olarak kullanılmıştır.