Oyun Zamanını Ciddiye Alın!

Oyun Zamanını Ciddiye Alın!

Oyun çocukların gelişimi ve öğrenme becerileri için gereklidir. Evrenseldir ve kültürlerarasıdır. Uzmanlar oyunun çocuklar için içgüdüsel olduğunu düşünürler. Fakat yine de yetişkinler tarafından desteklenmeli ve dikkat edilmelidir.

Çocuklar doğuştan itibaren oyun kurmaya başlarlar. Oyun oynamayan bir bebeği düşünmek neredeyse imkansızdır. Kitapları devirmek, kağıtları kırıştırarak sesler çıkarmak da bunlara örnektir.

Profesör Catherine Tamis-LeMonda ‘Oyun, sadece yerde oturup oyuncaklarla oynamak değildir’ der. Doğumdan sonraki ilk yıllarda başlayan öğrenme, çevrenin keşfedilmesiyle ortaya çıkar.

Dr. Tamis-LeMonda’nın araştırması ailelerin evlerine gidip günlük oyunları incelemeyi kapsar. Bu süreçte oyunun dil öğrenmedeki etkisini araştırır. Gelişimin her bir evresi oyun tarafından desteklenmektedir. Oyun, bebeğin öğrendiği kelimeleri, iletişimi, çevrelerindeki objelerin konseptlerini  (top, mavi),bloklarla oynarken oluşan uzaysal matematik konseptlerini, tırmanırken, emeklerken ya da koşarken edinilen motor becerilerini içerir.

Sembolik oyun, çocukların bebeklerini besliyormuş gibi yapıp kendi deneyimlerini kullanması ya da bir köpeği yatağa yatırması zihinsel gelişimle birlikte bir bütündür.

Fakat araştırmacılar oyunun bazı durumlarda tehdit edici olduğunu da vurguluyor. Ebeveynler tarafından dikkate alınmamış ya da tepki verilmemiş oyun; diğer bir yandan da çok fazla üzerine düşülmüş ve öğretilmiş oyun da çocuk için eğlenceli olmayabilir.

“Çocuğun yaşı okul öncesi döneme eriştikçe yetişkinler onların oyun zamanlarını daha da fazla gasp etmeye başlıyorlar diyor.” Profesör Kathy Hirsh-Pasek.

Peki, çocuklar oyun oynamak yerine ne yapıyorlar? New York ve Los Angelas 2009 çalışmalarına göre öğretmenler kreşlerde ve anasınıflarında oyuna çok az yer veriyor. Anasınıfı artık çocuk için ilkokul oluyor. Sanat için, koşmak zıplamak için daha az zaman harcıyorlar. Bu okulların çeyreği kadarında serbest oyun için zaman yok.

Dr. Hirsh-Pasek’e göre bizler çocuklarımızı bilgisayar olmaları için yetiştiriyoruz ama onlar hiçbir zaman bilgisayarlardan daha iyi olamayacaklar. Çocuklara bilgi öğretmenin yanında, onların insani becerilerini geliştirmelerine, yeni fikirler üretmelerine ve keşfetmelerine de yardım etmeliyiz. Tüm bunlar insanların bilgisayarlardan daha iyi yaptığı işlerdir ve oyun bunların gelişmesini sağlar.

Çocuktan ne kadar programlanmış öğrenme beklediğimize karar vermek ve geri çekilmek cesaretlendirici bir oyunun parçalarıdır ve onlara eğlenceyi keşfeden meraklı ve yararlı bir oyun sağlar. Bunun yanında çocuğun oyununu, aile katılımını ve dikkatini destekleyen bir ortam yaratmak da faydalıdır.

Dr. Hirsh-Pasek umuma açık yerlerde çocukların diğer insanlarla karşılaşma fırsatının çok olduğu yerlerde (parklar bahçeler vs) öğrenme fırsatları yaratmak için düzenlemeler yapmayı hedefler. Philadelphia eyaletinde otobüs duraklarına yapboz oturaklar koyarlar ve bu oturaklar çocuklarım STEM (fen, teknoloji, mühendislik ve matematik) becerileni geliştirmeye yönelik dizayn edilmiştir.

Bu dizayndan önce aileler otobüs beklerken cep telefonları ile ilgileniyorlardı ama artık çocuklarıyla interaktif bir şekilde oyun oynuyorlar. Ayrıca bir parka yazı tahtası yerleştirdiler ve ‘Ben küçükken, ….. oynardım’ yazdılar. İlginç bir şekilde yazılan bütün eski oyunlar diğer çocuklarla oynanan serbest oyunlardı.

Serbest oyun stresi düşürür ve çocukların girişimci kaslarını esnetmesine imkan verir. Fakat yönlendirilmiş oyun da çocuklar geliştikçe önem kazanır. Aileler çocukların merakını giderecek oyuncaklar ve etkinlikler(çocuk müzeleri) bulup keşifler için fırsat yaratmalıdırlar.

Çocuklar gerçek kitaplar ya da oyuncaklarla oynamak yerine sanal objelerle ve dokunmatik ekranlarla ilgilenirse ne olur?

Dokunmatik ekranların aktif oyunun yerini aldığı için üzgünüm der Dr. Tamis-LeMonda. Çocuklar gerçek objelerle vakit geçirmeli, onları ellemeli, bir şeyler inşa etmeli, onları düşürüp atmalılar der.

Çocuklar oynadıkça öğrenirler ve bu oyun-öğrenme desteklenmeyi ve farkındalığı hak eder. Biriyle iletişim kurmanın bir yolu olan etkileşim dil ve alıp-vermeler çocuğun ihtiyaç duyduğu şeylerdir. Özel bir yeteneğe ya da ekipmana gerek yoktur. Her aile kaşık ve kaseyi oyuncak olarak kullanabilir ya da kutularla çocukların ilgisini çekebilirler.

Çocuklar büyüdükçe, okullarının oyun için zaman tanıyıp tanımadıklarına dikkat etmek gerek. Etraflarındaki dünya ile etkileşim kurmalarını desteklemek ve aynı zamanda bu dünyayı iyileştirmek ve düzenlemek de ailelere düşüyor. Çocukları oyun için özel yerler götürmenize gerek yok. Yapmamız gereken oyun oynamaları için destek vermek ve öğrenmelerini sağlamak. Bu ev, okul ya da daha geniş bir çevrede de mümkündür.

Oyun özel bir aktivite değildir. Çocukların dünyalarını keşfetmeleri için öğreten, eğlenceli ve meraklı bir yoldur.

 

Kaynakça

Bu makale Dr. Perri Klass tarafından yazılmıştır. Orijinal versiyonu buradan okuyabilirsiniz.