Lidcombe Programı: Ebeveynlerin ve Terapistlerin Görüşleri

Lidcombe Programı: Ebeveynlerin ve Terapistlerin Görüşleri

Susanne Platt, Stephanie Burgess

Oliver’in annesi Susanne Platt Lidcombe Programı hakkında deneyimlerini anlatıyor ve Stephanie Burgess terapi ilişkisine başka bir çerçeveden bakıp kendi bakış açısını sunuyor.

“Oliver, erken konuşan bir çocuktu. Mükemmel bir kelime dağarcığı vardı ve kelimeleri daima doğru telaffuz ederdi. Konuşmalara dahil olurdu. Dil gelişimi yaşına göre ilerideydi. 2 yaşındayken bir sabah kekeleyerek uyandı. Bu bir şoktu. Konuşma terapisti olan bir aile dostumuz bunun özellikle erkek çocuklarda çok sık rastlanan bir durum olduğunu söyledi. Kendi kendine geçebileceğini söyledi ve öyle de oldu. Kekemelik o sene içerisinde birkaç kez tekrarladı.

Oliver okula başladığında (40 aylıkken) kekemelik eskisinden daha şiddetli biçimde geri döndü. Bazı günlerde akıcı bir şekilde konuşmakta zorluk çekiyordu ve çeşitli sesler çıkarıp komik yüz ifadeleri yapmaya başladı. Sonrasında söylemek istediği şeyden tamamen vazgeçti. Sinirliydi ve hüsrana uğramıştı. Profesyonel bir yardım almaya karar verdik.

Oliver’a karşı daha az talepkar davranmaya başladık. Sorularımızı azalttık, konuşması için bolca vakit verdik, ‘kandırmaca’ kelimelerin olabileceğini söyledik (kekelediği kelimelere böyle derdik) ve o konuşurken susup gerçekten onu dinlerdik. Günlük birebir oyun seansları düzenledik. Kontrol Oliver’daydı ve elimizden geldiğince onu övdük. Okulda ve evde konuşmalara katılmaya devam etmesine ve sinirli hali azalmasına rağmen kekemeliği hala inişli çıkışlıydı.

Nisan ayında daha da şiddetlendi ve Lidcombe Programı’nı düzenleyen Stephanie’ye kontrole gittik.” Susanne Platt / Oliver’in Annesi

Terapist

“Kekeleyen küçük bir çocuk terapiye geldiğinde nadiren direkt olarak konuşma üzerine çalışırım. Önce bilgi ve tavsiye veririm. Ebeveynlere, çocuklarının konuşma sürecine yardım etmek için neleri yapıp neleri yapmaması gerektiğini anlatırım. Oliver’in annesi Susanne tüm bunlar için iyi bir iç görüye sahipti. Kekeleyen çocukların %80’i kendiliğinden düzelme gösterirler ve bu ilk müdahale çocukların tekrar akıcı konuşabilmeleri için genellikle yeterli olur.

Oliver, terapiye geldiğinde birkaç yıldan beri kekeliyordu. Annesi, Oliver üzerindeki pek çok baskıyı geri çekmişti fakat Oliver’ın kekemeliği azalmamıştı. Oliver’ın farkındalığı arttıkça bu konu onu daha da üzüyordu. Dolayısıyla Susanne’ye daha direkt bir yaklaşım önerdim ve Lidcombe programını anlattım.” Oliver’ın dil ve konuşma terapisti Stephanie Burgess.

Lidcombe Programı nedir?

Stephanie’nin açıkladığı gibi Lidcombe Programı davranışsal ilkelere dayanır. Çocuklar için tasarlanmıştır ve ideal olarak çocuğun 6 yaşından küçük olması beklenir. Kekemeliği tamamen bitirmeyi hedefler. Tedavi, terapistler tarafından yapılmaz. Ebeveyn ya da bakmakla yükümlü kişi tarafından evde uygulanır. Terapistlerin görevi ebeveynlere Lidcombe programını nasıl uygulayacaklarını öğretmektir. Lidcombe yaklaşımı, “kekemeliği olan ve kekemeliği olmayan konuşmalar için sözel, ebeveyne bağlı koşullar” olarak nitelendirilir.

Kekemeliğin olmadığı bir konuşma biçimi için gereken sözel koşullar çocuğu övme, bilgilendirme ya da öz-değerlendirme istemeyi kapsar. Örnek cümleler şöyle olabilir. ‘Çok güzel ve düzgün konuştun’ demek, bilgilendirme yapıp ‘burada kandırmaca sözcük yok’ demek ya da öz-değerlendirme için ‘Bu konuşma düzgün müydü?’ diye sormak ‘Burada bir aksaklık duydum.’ gibi bir cümle de bilgilendirmek amacıyla çocuğa söylenebilir. Sonrasında kendisini düzeltmesi istenir. Kekelenen sözcük düzgün bir şekilde söylenmelidir. Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken en önemli kural her bir kekelenen konuşma sonrası yapılan 1 yoruma karşı akıcı konuşmada 5 yorum yapılmalıdır. Terapi seansları, çocukların kekelemeden konuşmasını maksimize edecek şekilde tasarlanmıştır.

Terapi, aileler ve çocuklar için eğlenceli olacak şekilde evlere düzenli ziyaretlerle kontrol edilir. Terapist, koşulların aile-çocuk iletişimini olumsuz etkilemediğinden ve uygulanan koşulların bozulmadığından emin olmalıdır.

Lidcombe yaklaşımının güçlü destekçileri ve aynı zamanda bir o kadar güçlü karşı çıkıcıları vardır. Lidcombe eğitimi almadan önce bu yaklaşımın biraz sert ve katı kurallar koyan bir yaklaşım olduğunu düşünmüştüm ve danışan odaklı bakış açıma pek uymuyordu. Buna rağmen, bu yaklaşımı bilmiyor olmak kekeme çocuklarla çalışmamda bir boşluk oluşturacaktı. Dolayısıyla aylar önce bu muhteşem kursa katılma şansına eriştim ve Lidcombe yaklaşımının her çocuk ve ebeveynde esnek bir şekilde kullanabileceğime ikna oldum. O zamandan beri eğitim aldığım terapistler bana yardım etmek adına büyük destek veriyorlar.

Sonuçlar

Lidcombe programına başlamak Oliver için gerçekten olumlu bir deneyim olmuştu. ‘Ebeveyn olarak gerçekten çocuğumuza yardımcı olan bir şey yaptığımızı hissettik. Öncesinde çaresiz hissediyordum fakat şu anda güçlendim.’ Susanne.

Sonuç olarak, oldukça planlı ve düzgün olan konuşma seansları doğal bir biçimde yapılmadı. Bu seansları Stephanie’nin karşısında yapmak biraz ürkütücüydü. Buna rağmen o oldukça destekleyici ve olumluydu. İlk seanstan 2 hafta sonra bu bir ritüel haline gelmişti bile. Artık ne söylediğime o kadar dikkat etmiyordum. Her şey daha doğal hale gelmişti.

Oliver programa başladığından beri konuşması epey ilerledi. En kötü konuşmaya sahip olduğu günlerde bile Oliver bazı kelimeleri akıcı söyleyebiliyordu. Hatta 0 akıcı konuştuğu günler bile vardı. Programın bir kısmı da Oliver’ın akıcılığını her gün ölçmeyi içeriyordu. Grafikteki ivmenin yavaş yavaş artmasını görmek harika bir şey.

Dezavantajlar

‘Benim bakış açımdan Lidcombe programının en büyük dezavantajı çok uzun terapi süresi gerektirmesi. Ben şanslıydım ve Airedale’de NHS Trust için çalışırken kendi klinik kararımı verebiliyordum. Dolayısıyla danışanı ne sıklıkla ve ne kadar süre göreceğim bana bağlıydı. Fakat bu her terapist için geçerli olmayabilir. Ebeveyn açısından kendini terapiye adama ve pek çok terapi becerisi gerektiriyor. Susanne, programı yürütme bakımından oldukça başarılı olsa da, diğer deneyimlerim pek bunun gibi değil. Bazı ebeveynler bu kadar kendilerini adamak istemiyorlar ve bunu stresli buluyorlar.’ Stephanie.

Oliver’ın annesi de dil ve konuşma terapisti Stehanie’ye katılıyor. ‘Bu program kesinlikle kendini adamayı gerektiriyor. Tam gün çalışan ebeveynler nasıl başarırlar bilemiyorum. Ben part-time çalışan bir öğretmen olarak boş günlerimin olmasının avantajını kullandım. Eskiden de çocuklarla oyun aktiviteleri ve hikayeler paylaşırdım. Bunun yanında doğam gereği kuralları takip etmeyi severim. Dolayısıyla bu programı uygulamak benim için zor olmadı.’ Susanne.

Stephanie’ye göre aileleri olumlu düşünmeye iten şey çocukları için iyi bir şey yapıyor olma duygusu. Bu program Oliver’a tam uygundu ve düzgün konuşma seanslarından keyif aldığı belliydi. Programa başladığından beri kekemeliği ve buna bağlı oluşan öfkesi önemli ölçüde azaldı. Eğer bazı danışanlara bu yöntem iyi gelecekse bunu önermemde bir sakınca yok. Hem pozitif hem negatif yönlerini şu son aylarda yaşadığım Lidcombe yaklaşımı her çocuğa uygulayacağım bir yaklaşım değil. Fakat Lidcombe kesinlikle benim terapi anlayışımı genişletti.

Oliver, terapi hakkında şunları diyor. “Annemin, konuştuğum zaman yaptığı yorumlardan çok hoşlanıyorum. Kandırmaca kelimeleri durdurmamda bana yardım ediyor.”

Lidcombe Hakkında Gerçekler;

  • Sydney’deki Avustralya Kekemelik Araştırmaları Merkezinin bulunduğu bölgenin adını almıştır. Şu anda Avustralya’daki hemen hemen her terapist tarafından kullanılmaktadır.
  • 1996’da İngiltere’ye tanıtıldığından beri 3.000 den fazla dil ve konuşma terapisti eğitimini almıştır. Popülerliği hızla artmaktadır.
  • Ortalama olarak, kekemelik ortadan kalkana ya da en düşük seviyeye gelene kadar 20 seans gerekir.

Kaynaklar

Rosemarie Hayhow, Speech & Language Therapy Reseach Unit, Frenchay Hospital; Mary Kingston of the Lidcombe News; and the Australian Stuttering Research Centre.

Speaking Out Winter 2013, p.20

 

https://www.stammering.org/speaking-out/articles/lidcombe-programme-parent-and-therapist%E2%80%99s-views