Yiyecek Ödül, Ceza Obezite

Yiyecek Ödül, Ceza Obezite

Eğer sınavdan iyi alırsan, kardeşinle uslu durursan, ödevlerini yaparsan, ağlamazsan …” diye başlayan cümlelerin sonunda genellikle bir ödül yatar. Biz hatırlamıyor olsak da “ağlamayana meme yok” sözü sanki bebekliğimizden beri bir ödül sisteminin hayatımızda çok erkenden beri var olduğunu göstermekte. Peki nedir bu ödül? Şimdi bu yazımı okurken aklınızdan çocuğunuza ödül olarak verdiğiniz üç şeyi düşünün. Düşündüyseniz, bunlardan birinin yiyecek bir şey olduğunu hemen tahmin edebilirim. Uygulamalı davranış analizi yiyecek ödüllerine, birincil pekiştireç der. Adı üstünde diğer pekiştireçlerden kişi için daha yaşamsal, daha önemli pekiştireçlerdir. Örneğin, çikolata, fast food, kola, cips, dışarda yemek yeme, şekerleme vs.

Peki ikinci sorum şu olacak. Yiyecek ödüllerini alan çocuğunuz ne düşünüyor, ne hissediyor, siz ona bu ödülle ne mesaj verdiniz? Gelin birlikte cevaplayalım. İlk sorunun cevabı, çocuğunuzun ödül verenin istediği davranışı gösterdiğinde ödül alacağını anlamasıdır. Yani bu karlı bir iş diye düşünebilir. İkinci sorunun cevabı ise oldukça açık. Çocuk tabiki kendini mutlu hissediyordur. 3. Sorunun cevabına gelecek olursak, çocuğunuza verdiğiniz mesaj “ödevi yap, çikolatayı kap” diye düşünüyorsunuz belki. Evet çocuğunuzun farkına vardığı mesaj bu, ya farkına varmadığı mesaj, yani bilinç altına gönderdiğiniz mesaj nedir? “Yiyecek bir ödüldür, yiyecek ile mutluluk, ye ve mutlu ol”

Uzmanların öğünleri günde 3 kere olarak sınırlamasına rağmen atıştırmalıkların çok çeşitli ve ulaşılabilir olduğu günümüzde obezite oranının 0 artarak 2.1 milyara ulaştığı bilinmekte. Obeziteyle yaşayan bireylerin yiyeceklerin görünmez mutluluk paketlerini açarak duygusal boşluklarını doldurmayı çalışmaları onları yiyeceklere bağımlı hale getirmekte. Yiyecek ödülleri kısa vadede hem vereni hem alanı mutlu etse de uzun vadede aslında ödüllerin yerine farkındalık, bireysel sorumluluk, öz disiplin ve öz düzenlemeyi koyamayan birey, en tanıdık eski dostuna sarılıyor. Yemek!

Peki ya ödül kadar etkili, kısa ve pratik olan başka ne kullanacağız, diye sorarsanız size şunu söyleyebilirim. Bir çocuğa hoşa giden bir davranışı sonrasında bir ödül vermek hem sizi hem onu mutlu eder, bu doğru. Ancak bunu çocuğunuza eğitim verirken ya da davranışına yön verirken kullanmanız bazı bilgileri bilmenizi gerektirebilir. Aksi halde aşağıdaki cümleleri kuruyor olabilirsiniz:

“Artık çikolata da kar etmiyor, başka şeyler istiyor.”

“Bana ödülünü alamayınca vurmaya başladı”

“Artık hiçbir şeyi umursamıyor.”

“Ancak ödülle iş yapıyor, çıkarcı bir çocuk oldu.”

“Çok fast food tüketiyor, ev yemeğini lezzetli bulmuyor ve yemek istemiyor.”

“Sadece yemek istiyor, hareket etmiyor, yerinden kalkmıyor.”

Yiyecek ödülleri ve ödül diye adlandırdığınız diğer şeyleri ben bir antibiyotiğe benzetirim. Profesyonel bilgiyle, yeterli doz ve sürede kullanımında istenilen etki görülür. Ya fazla veya az kullanımında ne olur? Hırçın, söz dinlemeyen, disiplini düşük, davranışlarını ve duygularını düzenleyemeyen, kilo problemi yaşayan ya da sağlıksız beslenme alışkanlığına sahip çocuklar.

Eğer çocuğunuzla benzer sorunları yaşıyorsanız, profesyonel ekibiyle Dilgem olarak sizin yanınızdayız.
 

Çocuk ve Ergen Psikoloğu
Kübra İLKAY