Çocuklarda Ses Bozuklukları

Çocuklarda Ses Bozuklukları

            Çocuklarda ses bozuklukları yaygındır; ne yazıkki bu konu yeterince araştırılmamıştır ve sıklıkla da teşhisi gözden kaçırılmaktadır. Tam olarak emin olunmamakla birlikte, araştırmalar göstermektedir ki, çocukların %6 ila %36’sı farklı ses bozuklukları yaşamaktadır.

            Ses bozukluklarının klinik belirtileri konuşmada zorlanma, vokal yorgunluk, nefesli ses, alışılmadık derecede düşük veya yüksek perdeli ses, belirli dönemlerde çocuğun sesini kaybetmesi, ses kısıklığı ve/veya gerginliktir.

            Ses sorunları, çocuklar için en yaygın iletişim problemdir ve çocuğun işlevlerine büyük etkileri olur. Örneğin, çocuğun okul, spor ve genel hayat kalitesini olumsuz yönde etkiler.

            Ses bozuklukları için bilinen risk faktörleri kendinden büyük bir kardeşi bulunması, erkek çocuğu olma ve geniş gruplar arasında uzun zaman harcama (Örneğin oyun parkında veya okul sonrası bakımında) ya da yüksek şiddette gürültü bulunan alanlarda bulunma. Astım hastalığı ya da tonsilektomi ameliyatı geçirmiş olmak da ses bozuklukları için risk faktörlerini arttırmaktadır.

            Potansiyel ses bozukluğu bulunan bir çocuğun zaman kaybetmeden kulak-burun-boğaz uzmanı (KBB) tarafından değerlendirilmesi her zaman iyi bir fikirdir. KBB uzmanları ses kutusunu inceleyebilir, fotoğraf veya video çekebilir. Böylece orada neler olduğunu görebilir ve çok nadir olarak görülse de Human Papillomavirus (HPV) gibi zaman içinde hava yolunu tıkayarak hayati tehlike oluşturabilecek hastalıkları eleyebilir.

            Ses bozukluğu bulunan birçok çocuğa KBB uzmanları tarafından vokal nodül teşhisi konulmaktadır. Nodüller, ses kutusundaki vokal kıvrımlarda (“vokal kordlar” olarak da bilinir) birbirlerine karşı duran küçük nodlardır (düğümlerdir). Nodüller genellikle vokal kıvrımların sürekli ve travmatik çarpışması nedeniyle gelişir. Nodül oluşturan etkenler genellikle şunlardır:

  • Çok fazla bağırma ve çığlık atma
  • Tekrarlayan üst solunum yolları enfeksiyonu; ve/veya
  • Reflü: mide suyu yükselmesine bağlı asit larenjit.

            Geleneksel olarak, çocuklar için ses terapisi, bazen “vokal diyet” olarak da adlandırılan “ses koruma” önerileri ya da çocuğu “vokal hijyeni ipuçları” ile eğitme temelinde uygulanır. Vokal hijyen ipuçlarına örnek olarak; Daha fazla su içmenin ve futbol antrenmanında çok fazla bağırmamanın faydaları hakkındaki eğitimler verilebilir. Bu terapideki asıl zorluk, çocuğun terapi dışında gerçek dünyada bağırmasını engellemektir!

            Son zamanlarda, optimal ses üretiminin biyomekaniğini anlama ve motor öğrenme prensipleri temeline dayandırılan yeni yaklaşımlar geliştirilmiştir. Bu yaklaşımlar çocuğun güçlü bir ses kullanmasını (ya da güçlü sesi geri kazanmasını) sağlarken, ses kutusu içinde vokal kordların çarpışma basıncını/daralmasını en aza indirmesini sağlayacak teknikleri öğrenmesini ve kullanmasını hedeflemektedir. Bu tekniklerden bazıları, kullanılmak için hala yeterli seviyede olmamalarına rağmen gelecek vaat etmektedir. Deneyimlerimize göre bu tekniklerin gerçek dünyada daha geleneksel yöntemlerden bazılarına kıyasla kullanım olasılıkları daha yüksektir.

            Çocuğunuzun bir ses sorunu olabileceğinden endişe ediyorsanız bir KBB uzmanına görünmenizi öneriyoruz. KBB uzmanı çocuğunuzu değerlendirdikten sonra, uzman bir dil ve konuşma terapisti tarafından uygulanacak ses terapisi önerebilir.

 

KAYNAKÇA: https://www.banterspeech.com.au/voice-disorders-in-children/