Gelişimsel Dil Bozuklukları

Gelişimsel Dil Bozuklukları

Problemin Özellikleri: Dil pek çok alt bileşenden oluşan karmaşık bir sistemdir. Gelişimsel dil bozuklukları dilin bu alt bileşenlerinden bir ya da birkaçını etkilemiş olabilir. Etkilenen alt bileşenlerin neler olduğuna göre çocuktaki dil özellikleri de değişkenlik göstermektedir. Bazı çocuklar sadece dildeki ekleri kullanmakta sıkıntı yaşarken diğerlerinin hiç sözel çıktısı olmayabilir ya da sınırlı bir sözcük dağarcığı ile cümle kurmadan tek sözcük seviyesinde iletişim kuruyor olabilir. Gelişimsel dil bozuklukları zekâ geriliği, yaygın gelişimsel bozukluklar (otizm, Asperger Sendromu vb.), işitme kaybı gibi sebeplere dayanabilir. Bunlar veya bunlara benzer herhangi bir sebebe bağlanamayan gecikmiş konuşma vakaları ‘Özgül Dil Bozuklukları’ veya “Gecikmiş Dil ve Konuşma” olarak adlandırılmaktadır.

Problemin Belirtileri: Bir çocuğun konuşması yaşına göre beklenenden geri veya yavaşsa gecikmiş konuşma sorunu olduğu söylenebilir. Gecikmiş dil ve konuşma ile özgül dil bozukluğu arasındaki temel fark birinci gruba dahil çocukların ikinci gruba dahil çocuklara göre terapiye daha çabuk yanıt vermesi ve yaşıtlarını yakalayabilmesidir. Fakat özgül dil bozukluğuna sahip çocuklar terapiye geç yanıt vermekte ve çoğunlukla ilerleyen yaşlarda da hafif düzeyde de olsa bir bozukluğunun izlerini taşımalarıdır. Ayrıca araştırmalar göstermektedir ki okul çağında özgül öğrenme bozukluğu teşhisi alan çocukların geçmişlerinde müdahale görmemiş özgül dil bozukluğu hikayesi bulunmaktadır. Ancak yukarıda bahsedilen gecikmiş dil veya özgül dil bozukluğu sorunlarından hangisinin geçerli bir durum olduğu dil ve konuşma uzmanının yapacağı detaylı bir değerlendirme ile belirlenebilir. Yine de şöyle söyleyebiliriz ki eğer bir çocuk 4 yaşında olmasına rağmen henüz cümle kurmuyor, yani en az iki sözcüğü bir araya getirerek (Örneğin, baba geldi, yemek ver, vb.) kendini ifade edemiyor ise özgül dil bozukluğu olma ihtimali çok yüksektir.

Normal gelişim açısından bakıldığında bir çocuğun 12-18 aylar arasında ilk sözcüklerini söylemesi (örneğin, net bir şekilde söylenen anne, baba, gel, git gibi sözcükler), tek sözcüklerden oluşan dağarcığı yaklaşık 50 sözcüğe ulaştığında (24. ay civarı) cümle kurmaya (örneğin dede geldi, su ver, vb.) başlaması beklenir. Bir çocuğun 3 yaşına gelmiş olmasına rağmen cümle kuramıyor olması durumunda, bir dil ve konuşma bozuklukları uzmanı tarafından bir an önce değerlendirilmesi gerekir.

 

Problemin Etkileri: Gecikmiş dil ve konuşma sorunu olan çocuklar dil sistemini yaşıtlarına göre daha geç edindikleri için okul döneminde okuma-yazma ve öğrenme güçlükleri yaşayabilmektedirler. Yaşıtlarından daha geç konuşmaya başlayan her çocuğun okul başarısı düşük olacak diye bir kuraldan bahsedilemez. Ancak bu noktada asıl belirleyici olan çocuğun ne tip bir dilsel güçlük nedeniyle yaşıtlarından daha geri bir konuşmaya sahip olduğudur. Dilin tüm alanlarında eşit derecede görülen hafif bir gerilik zaman içinde aşılabilir. Fakat dilin belirli alanlarına özgü ve yaşıtlarının 1 yıldan fazla gerisinden gelen gelişim yakından takip ve müdahale gerektirmektedir. Hangi dil sorunlarının terapist müdahalesine ihtiyaç duyduğu dil ve konuşma bozuklukları uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

Problemin Belirtileri ve Etkileri: Problemle Çalışma Sistemimiz: Gelişimsel dil bozukluklarına müdahalenin ilk basamağı çocukta görülen dilsel geriliğin gelişiminin diğer basamaklarındaki herhangi bir sıkıntıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığının belirlenmesidir. Bu nedenle değerlendirme sadece dil ve konuşma bozuklukları uzmanı tarafından değil, çocuk doktoru, gelişim psikologu, odyometrist ve özel eğitimcileri kapsayan bir ekip tarafından yapılmalı ve çocuğun başka gelişim alanlarında sıkıntısı olup olmadığı, varsa ne tür bir sıkıntısı olduğu belirlenmelidir. Tanılama sürecinin devamında çocukların gelişimsel takipleri düzenli olarak yapılarak her alanda desteklenmeye devam etmeleri gerekmektedir. Dil alanına yapılacak olan müdahaleler ailenin dil ve konuşma bozuklukları uzmanı ile tam bir işbirliği içinde çalışmasını gerektirmektedir. Çocuğun eksiklikleri, yetersiz olduğu belirlenen becerilerin gelişimsel edinim sırası ve çocuğun bireysel ihtiyaçları göz önünde bulundurularak geliştirilecek bir terapi programı ile giderilmeye çalışılır.