Otizm ve Yiyecekler Arasındaki Bağlantı Nedir?

Otizm ve Yiyecekler Arasındaki Bağlantı Nedir?

“Otizm ve yiyecekler arasındaki bağlantı nedir? Bazı yiyecekler oğlumuzda öfke problemlerine yol açan bir saplantı haline geldi. ”

Bu sorunun cevabı, Philadelphia Çocuk Hastanesi’nden Psikolog Emily Kuschner’den geliyor. Otism Speaks araştırma hibesinin desteğiyle, Dr. Kuschner, otizmi olan birçok bireydeki kısıtlı gıda tercihlerinin arkasındaki karmaşık nedenleri ele alan bir bilişsel davranışçı tedavi programını geliştiriyor ve çeşitli araştırmalar yapıyor.

Yemek otizm spektrum bozukluğu olan bireylerin baş etme becerilerini zorlayan hayatın birçok yönüyle örtüşmektedir. Bunlar değişime aşırı duyarlılık ve duyusal uyaranların yanı sıra ayrıntılara yoğun bir odaklanma içerebilir.

 

Örneğin, otizmi olan birçok çocuk ve yetişkin, sadece tadına değil, aynı zamanda gıdaların rengine, kokusuna ve dokusuna karşı da son derece hassastır. Birçoğunun kısıtlı yiyecek seçimi ve güçlü tercihleri vardır. Bazıları aynı yiyecekleri tabakta aynı yerde bulundurma konusunda ya da her öğünde aynı tabağı kullanma konusunda kendilerini mecbur hissederler.

Tabii ki, hepimizin yiyecek tercihleri var ve yiyecekler çoğumuzu rahatlatıyor. Ancak, bu doğal eğilimler otizmli bir kişide oldukça yoğun olabilir. Başka bir deyişle, oğlunuzun diğer özel ilgi alanları gibi belirli bir yiyeceğe odaklanması da mümkün olabilir.

Buna ek olarak, otizmi olan birçok kişi, bazı yiyeceklerde neyi sevip neyi sevmediklerini açıklamada zorluk çekmektedir. Bu nedenle, oğlunuz için önemli olan o yiyeceğin ne olduğunu belirlemek zor olabilir. Bu da öfke problemlerinin görülme riskini arttırmaktadır.

Araştırmalar ayrıca otizmi olan pek çok kişinin meyve ve sebzeleri reddederken karbonhidratlar ve işlenmiş gıdaları tercih etme eğiliminde olduklarını da gösteriyor. Bu da, güçlü tatlar ve dokular için bir isteksizliği yansıtabilir. Ne yazık ki, özellikle egzersiz sınırlı ise, bu beslenme yetersizliğine ve aşırı kilo almaya neden olabilir. Otizmde ortak olan aynılık ihtiyacı, oğlunuzun diyetine yeni yiyecekler getirmeyi zorlaştırabilir.

Hepsini bir arada düşündüğümüzde, yiyecekler ailedeki herkes için duygu yüklü olabilir. Bu yüzden size birkaç ipucu önereyim.

Başa Çıkma Stratejileri

Genel olarak, yemeği kronik bir çatışma kaynağı yapmaktan kaçınmak önemlidir. Yiyecekle ilgili bir öfke problemi ile karşılaştığınızda, bununla diğer öfke problemleri ile ilgilendiğiniz gibi ilgilenin. Denenmiş ve doğru başa çıkma stratejilerinizi kullanın. Örneğin, derin bir nefes ve bir mola.

Yemek zamanı için bir plan oluşturmak için görsel bir program yapabilir veya yeni bir yemek denemek gibi bir görevi tamamlamak için kazanılabilecek bir ödülü sunabilirsiniz.

Yeni bir yiyecek sunarken, tutarlılığın sakin kalınmasına yardımcı olabileceğini unutmayın. Bu nedenle, yeni bir yemeğin yanında her öğünde bir veya iki eski favori yemeği de ekleyin.

Yeni yiyecekler sunarken sakince yakınına yaklaşın. Asırlık bir tavsiye olan “bir ısırık ye” diyebilir veya oğlunuzdan ilk olarak yemeğin kokusunu almasını veya yalamasını isteyerek başlayabilirsiniz.

Yeni yiyecek seçimlerini içermek üzere beslenmeyi yavaşça genişletmek için, yemekte tercih edilen bir yiyeceğe de yer verebilirsiniz. Süpermarkette birlikte seçim yapmayı deneyin, hem sakin hem de yemek masasından uzak olmuş olursunuz.

Son olarak, yeni yiyecekleri deneme konusunda çocuğunuzu desteklemeye çalışın. Yemek saatinden önce, en sevdiği yemeğin yemek zamanı için “A Planı” seçimi olabileceğini, ancak her zaman bulunamayabileceğini konusunda konuşun. Bu nedenle kabul edilebileceği bir “B Planı”na ihtiyacı olacak.

Kaynakça: https://www.autismspeaks.org/expert-opinion/what-it-about-autism-and-food-0

Otizm ya da yeme problemleri ile ilgili uzmanlarımızdan destek ve randevu almak için: 0216 456 42 42 – 0533 165 60 94