CALMS Değerlendirmesi Neden Geliştirildi?

CALMS Değerlendirmesi Neden Geliştirildi?

CALMS Değerlendirmesi Neden Geliştirildi?
 

Araştırmalar, dil ve konuşma terapistlerinin kekemeliği olan çocuklar ile çalışmak için kendilerini uyumlu veya yetkin hissetmediklerini göstermiştir (Brisk, Healey ve Hux, 1997; Cooper ve Cooper, 1996; Kelly, Martin, Baker, Rivera, Bishop, Kriziske, Stettler ve Stealy, 1997; Tellis, Bressler ve Emerick, 2008). Bu nedenle, CALMS değerlendirmesi aşağıdakiler için geliştirilmiştir:

  1. Klinisyenlerin kekemeliği değerlendirme konusunda kendilerini daha rahat ve kendinden emin hissetmelerine yardımcı olmak
  2. CALMS değerlendirmesinden elde edilen bilgilerin doğrudan spesifik terapi amaç ve hedeflerine nasıl dönüştüğünü göstermek.

Çok Boyutlu Bir Bozukluk Olarak Kekemelik Kavramı
 

Birçok klinisyen kekemeliğin basit bir şekilde, bir kişinin konuşmasının aşırı kesintiler (yani tekrarlar, uzatmalar ve bloklar) ile karakterize olmuş bir konuşma bozukluğu olduğuna inanır. Kekemeliği bu şekilde görmek, kekemeliğin tek boyutlu olduğunu temsil eder. Ancak kekemelik, konuşma akışındaki kesintilerden çok daha fazlasını içerir. Tek boyutlu bir yaklaşımın kekemeliğin karmaşıklığı tam olarak açıklayamayacağını artık biliyoruz.

Bir çocuğun kekemelik hakkında ne düşündüğü ve hissettiği ya da geçmiş olumsuz konuşma deneyimleri sorulduğunda kekemeliğe nasıl tepki verdiği gibi diğer faktörleri de düşünmeliyiz. Bu nedenle, sadece onun konuşmasını değil, kekemeliğiyle ilgili bu ve diğer faktörleri de değerlendirmek önemlidir. Bu kavramsal yaklaşım kekemeliğe çok boyutlu bir bakış açısı olacaktır.

Kekemeliği etkileyebilecek çok sayıda potansiyel faktör vardır ve bunların hepsini değerlendirmek zor ve zaman alıcı olacaktır. Bununla birlikte, kekemelik yakın zamandaki çeşitli çok boyutlu modellerin incelenmesi konuşma ile ilişkili nörofizyolojik süreçlere, dil becerileri ve kapasitelerine, duygusal ve tutumsal faktörlere, çeşitli dinleyicilere ve konuşma durumlarına olan tepkilere ve bilişsel becerilere odaklanır.

Son zamanlarda çok yönlü kekemelik modelleri arasında Talepler ve Kapasiteler Modeli (Starkweather, 1987), Düzenlenmiş Bileşen Modeli (Riley ve Riley, 2000), Çok Faktörlü Dinamik Bozukluk Modeli (Smith, 1999) ve Kekemelikte Çift Premotor Modeli bulunmaktadır (Alm, 2007). Tüm bu modeller, bireyin konuşmasının akıcılık veya konuşmasında görülen kekemelik düzeyini belirleyen çeşitli faktörlerin kekemeliğe katkıda bulunduğu farklı yolları açıklar.

Kaynakça: The CALMS: A Multidimensional Approach to Assessing and Treating School-Age Children Who Stutter