Çocuğunuza Paylaşmayı Öğretmek

Çocuğunuza Paylaşmayı Öğretmek

Çocukların “Bu benim.” ifadesini kullanarak oyun arkadaşını saldırgan bir şekilde itmesi veya onun başına vurması ebeveynlerinin yaygın olarak tanık olduğu davranıştır. Ebeveynlerin çoğu, paylaşımcı olmayan çocukları olduğunda çevreye karşı utanırlar. Çocuğunuzun bir kabadayıya dönüşeceğinden endişelenmeye başlıyorsunuz ve utanmaktan kurtulmak için oyun oynamasına veya sosyal deneyimlere izin vermiyor olabilirsiniz. Paylaşmak, herkese kolay gelebilir ancak çocuklar için çok zordur. Çocuğunuz eşyalarını paylaşmak istemiyorsa, muhtemelen hızlıca harekete geçmek istersiniz. İşte çocuğunuza yardım etmek için yapabileceğiniz birkaç şey.
 

Yeni yürümeye başlayan çocuklarla ilgili komik şey, paylaşmak istemedikleri dönemden geçmeleridir. Bir oyun arkadaşının en sevdiği oyuncak bebeğiyle ya da hiç dokunmadığı tozlu bir oyuncağıyla oynamak istemesi önemli değildir. Eşyalarını kendisi gibi hisseder. Gerçek şu ki, çocuklar, öğrenmedikleri sürece paylaşmazlar. Ve onlara sık sık paylaşmayı öğretmek, kendileriyle bir şey paylaşılmanın nasıl bir şey olduğunu hissetmelerini sağlamakla olur.

 

Çocuğunuz sahipleniyorsa, kontrolü eline aldıklarını anlayın. Ona, arkadaşlarının yalnızca oyuncaklarını geçici olarak kullanmalarına izin verdiğini ve paylaşmanın onu vermekten farklı bir şey olduğunu tanımlayın. Günlük hayatınızdan bir örnek verin. Bu şekilde, sevdikleri eşyalarını geri alacaklarını anlayacaklar. Buna ek olarak, çocuğunuza paylaşmanın ve dürüst olmanın iki yönlü olduğunu öğretmeye çalışın.

Parka gidecekseniz veya bir oyun planlıyorsanız, çocuğunuzla birlikte vaktinden önce hazırlık yapmanız en iyisidir. Çocuğunuzun oyuncaklarını kullanarak rol yaptığınızda, çocuğunuz başkalarıyla paylaşma ve kendileriyle bir şeylerin paylaşılması için gereken sözlü becerilere sahip olacaktır. Bu beceriler de, sözlerini ve eylemlerini kullanarak çocuğunuzun durumlarda hala kontrol sahibi olduğunu gösteren güçlü bir yaklaşımdır. Çocuğunuza arkadaşlarıyla bir şeyler paylaşmasının ve başkaları için iyi şeyler yapmanın hayatın önemli bir parçası olduğunu öğretin.

Bir başka fikir de, çocukların paylaşım sürecinde onlara yardımcı olabileceğinizden emin olmanızdır. Çocuğun oyuncağı sırayla oynaması veya sırasını beklemesi ebeveyn tarafından kontrol edilmelidir. Çocuk bunu yaparken, sabrı ve anlayışı için övgüler almalıdır. Yeni yürümeye başlayan çocuklar bu konularda itici olabilirler ve neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda basit düşünürler. Aynı zamanda, bütün dünyanın kendi çevrelerinde döndüğüne inanırlar.

Çocuğunuza ticaret yapma fikrini de sunabilirsiniz. Arkadaşının oynamayı gerçekten istediği bir oyuncağı varsa, çocuğunuzun arkadaşına oyuncağından bir tane daha verip vermediğine bakın. Bu fikir birçok durumda ve her çocuğun paylaşabileceği bir şey olduğu sürece, işe yarar.

Paylaşma doğal bir içgüdü değildir. Bir ebeveyn olarak, düşünün. Çocuğunuz bencilse ya da bir şeyleri paylaşmak istemiyorsa karakterinin gelişmemiş olduğunu hissetmeyin. Elbette, bir yetişkin olarak bile her zaman her şeyi paylaşmak istemezsiniz. Bu gerçekten görgü ve saygı ile ilgilidir. Çocuğunuza her zaman her şeyi paylaşmaları gerektiğine dair bir mesaj gönderme hatasına düşmeyin. Basitçe söylemek gerekirse bu durum, çocuğunuzun arkadaşları önünde zorlanmasına sebep olacaktır. Çocuğunuzun kendisini öne sürmesi, sırasını beklemesi, sabrını geliştirmesi ve paylaşmayı öğrenmesi zamanla gelişir. Sizin teşvikinizle de daha da hızlı gelişecektir.

Kaynakça
https://www.everydayfamily.com/blog/got-selfish-kids-tips-break-habit/