Çocuklar Gözlemledikleri Şiddet Davranışını Taklit mi Ediyorlar?

Çocuklar Gözlemledikleri Şiddet Davranışını Taklit mi Ediyorlar?

Albert Bandura’nın Bobo Doll Deneyi, çocukların gözlemledikleri şiddet davranışını taklit edebileceğini gösteren önemli bir psikolojik deneydir. Bu deneyde, çocuklar bir yetişkinin şiddet davranışına şahit olur ve ardından çocukların kendi davranışları incelenir. Sonuçlar, çocukların gözlemledikleri şiddet davranışları taklit ettiklerini göstermiş ve sosyal öğrenme teorisinin önemli bir kanıtı olmuştur. Bu deney, medya şiddetinin çocuklar üzerindeki etkileri üzerine tartışmalara da yol açmıştır.

Şiddet davranışı, 1960’lı yıllarda Albert Bandura tarafından çocukların gözlemledikleri sosyal davranışları nasıl taklit ettiklerini incelemek için “Bobo Doll Deneyi” olarak bilinen bir deney serisi ile test edilmiştir. 3- 6 yaş aralığındaki, 36 kız ve 36 erkeğin dahil edildiği deneyde çocukların saldırganlık davranışını nasıl taklit ettikleri üzerine odaklanılmış ve deney gruplarını oluşturmak için öncesinde her çocuğun davranışları 5 üzerinden puanlanarak değerlendirilmiştir. Ardından benzer saldırganlık seviyelerine sahip olan çocuklardan 24’er kişilik gruplar oluşturulmuştur.

Deney gruplarından ilkinde bulunan 6 kız ve 6 erkekten oluşan 12 kişiye, Bobo isimli hacıyatmaza çekiçle vuran, havaya fırlatan, tekmeleyen ve yere yatırıp vuran ve nefret içerikli sözlerle bağıran bir kadın oyuncunun videosu izletilirken grubun diğer yarısına ise aynı saldırgan davranışları sergileyen bir erkek oyuncun videosu izletilmiştir.

İkinci grup ise kız ve erkek dağılımı birinci gruptaki ile aynı olacak şekilde, grubun yarısı saldırgan herhangi bir davranışta bulunmayan bir kadın oyuncunun videosunu geri kalan kısmına ise saldırgan herhangi bir davranışta bulunmayan bir erkek oyuncunun videosunu izletilmiştir.

Son grup ise video izletilmeyen kontrol grubu olarak belirlenmiştir.

Videoları izleyen her bir çocuk çeşitli oyuncakların olduğu bir odaya alınarak burada beklemeleri istenmiştir. Fakat bu süreçte çocuklarda bir öfke uyarılması yaratmak amacıyla oyuncakların başka çocuklar için bekletildiği ve onlarla oynamaması gerektiği ancak eğer isterse diğer odadaki oyuncaklarla oynayabileceği söylenerek diğer odaya yönlendirilmiştir.

Bu aşamanın ardından her çocuk çeşitli oyuncakların bulunduğu bir odaya alınarak bir süre burada beklemeleri istenmiştir. Saldırgan oyuncuyu izlemiş olan çocukların hem oyuncunun sergilediği davranışları benimsediğini hem de hacıyatmaza karşı odada bulunan oyuncaklarla (silah gibi) farklı saldırı yöntemleri geliştirdiği gözlemlenmiştir. Saldırgan olmayan oyuncuyu izleyen grupta ise hacıyatmaza karşı saldırgan bir davranış görülmemiştir.

Çocuklarda Gözlemledikleri Şiddetin Taklit Edilmesi

Bu deneyin de gösterdiği gibi çocuklar, gözlemledikleri şiddet davranışını taklit ederler. Araştırmalar, çocukların çevrelerinde gördükleri şiddet davranışını taklit etme eğiliminde olduklarını ortaya koymuştur. Bu durum, çocukların davranışlarının şekillenmesinde önemli bir rol oynar. Özellikle aile içi şiddet, medyada gösterilen şiddet içerikli sahneler veya çevrelerinde tanık oldukları şiddet eylemleri, çocukların bu tür davranışları normalleştirmesine ve taklit etmesine yol açabilir.

Sağlıklı ve şiddetten uzak bir çevrede büyüyen çocuklar, daha olumlu davranış modelleri geliştirebilirler. Ebeveynler ve bakıcılar, çocuklara sağlıklı iletişim ve çatışma çözümü becerilerini öğreterek, şiddeti taklit etmelerini önleyebilirler. Bu yaklaşımlar, çocukların empati yeteneklerini geliştirmelerine ve şiddet içermeyen çözüm yollarını benimsemelerine yardımcı olur.

Çocukların ve model aldıkları kişinin cinsiyeti davranışlarını farklı etkiler mi?

Evet, çocukların model aldıkları kişinin cinsiyeti davranışlarını farklı şekillerde etkileyebilir. Araştırmalar, çocukların cinsiyet normlarına uygun davranışları model almak için genellikle kendi cinsiyetlerinden yetişkinleri taklit ettiğini göstermiştir. Erkek çocuklar genellikle babalarını veya erkek yetişkinleri, kız çocuklar ise annelerini veya dişi yetişkinleri model alır. Bu durum, çocukların cinsiyet rolleri ve sosyal becerileri öğrenmelerinde önemli bir etkiye sahiptir. Ebeveynler ve yetişkinler, cinsiyete özgü davranışları ve beklentileri aktarırken, çocukların çeşitliliğe ve farklılıklara saygı duyan bireyler olarak gelişmelerine destek olmalıdır.

  • Erkek oyuncuyu izleyen kız çocukları saldırgan davranışları fiziksel yollarla açığa vururken, kadın oyuncuyu izleyenler daha çok sözlü olarak saldırgan davranışlarda bulunmuşlar.
  • Erkek çocukları fiziksel olan saldırgan davranışları kızlara göre daha çok taklit ederken, sözlü saldırgan davranışlarda kız ve erkekler arasında belirgin bir fark gözlemlenmemiş.

Bandura’nın bu deneyi çocukların medya üzerinden maruz kaldıkları şiddet içerikli davranışları taklit etme olasılıklarının yüksek olduğunu göstermektedir.

Bobo Doll Deneyi’nin sonuçları, çocukların gözlemledikleri şiddet davranışını taklit etme eğiliminde olduklarını ortaya koymuştur. Deneyde, yetişkinlerin şiddet davranışı sergilediği bir ortamda bulunan çocuklar, sonrasında bu agresif davranışları taklit etmişlerdir. Bu bulgular, çocukların davranışlarını şekillendirmede gözlem ve taklitin önemli bir rol oynadığını göstermektedir ve sosyal öğrenme teorisinin temelini oluşturmuştur. Bu deney, medya ve çevresel faktörlerin çocuklar üzerindeki etkileri konusunda önemli tartışmalara yol açmıştır.

Makalenin orijinaline buradan ulaşabilirsiniz.

ŞUBELERİMİZ