Dişler ve Ağız Kapanışı Konuşmayı Nasıl Etkiler?

Dişler ve Ağız Kapanışı Konuşmayı Nasıl Etkiler?

Konuşma seslerini başarılı bir şekilde üretmek, bireyin oral yapıları ve kasları arasında karmaşık bir koordinasyonu sonucu olur. Konuşma üretiminde yer alan oral yapılar dudaklar, dişler, dil, yanaklar ve ses yoludur. Bazı yapıların diğerlerinden daha doğrudan bir rolü olmasına rağmen, hepsi dolaylı ve dolaysız konuşma üretiminde rol oynar. Bir yapı denklemden çıkarıldığında, konuşma üretimi etkilenebilir.

 

 

Dişler ve Ağız Kapanışı Konuşmayı Nasıl Etkiler?

 

 

Dişler, çocukluk çağında sürekli gelişmeye devam ettiği için konuşma üretiminde rol oynar. Bebeklerde dişler kaybolur ve kalıcı dişler yerine gelir. Yanlış kapanış ve pozisyon da diş teliyle düzeltilebilir. Bu değişiklikler boyunca, bir çocuğun konuşma üretimi etkilenebilir veya etkilenmeyebilir. Doğru artikülasyon için üretimi dişlere bağlı bazı sesler vardır. Örneğin, “f” sesini üretirken, üst dişlerinizle dudağınızı ısırmanız gerekir. Ön dişleriniz eksikse bu ses bozulur.

 

 

 

Yüksek Basınçlı Sesler

 

Yüksek basınçlı sesler olarak sınıflandırılan bir grup ses vardır. Bu sesler, ağız içi ve dişler kullanılarak ve havanın güçlü bir şekilde dışarıya sürtünmeli bir şekilde verilmesi ile üretilir. Yüksek basınçlı sesler şunlardır: / f /, / v /, / s /, / z /, / tʃ /, / dʒ /, / ʃ /, / ʒ /

 

Tipik olarak bir çocuk bir diş kaybından önce sesi doğru bir şekilde ifade edebiliyorsa, kalıcı diş geldiğinde de bu beceriyi koruyacaktır. Ancak, o dişin yokluğunda sesin bozuk olabileceğini veya üretimin komik görünebileceğini bilmek önemlidir. Çocuğun ağzında, sesin üretimi için ek sürtünmeye ve daha güçlü ve ​​havalı bir sese neden olacak hiçbir şey olmadığı için yüksek basınçlı sesler bozuk çıkabilir.

 

 

Bir çocukta hem artikülasyon bozukluğu hem de yanlış bir ağız kapanışı olduğunda dişlerin konuşma üzerindeki etkisi daha karmaşık hale gelir. Örneğin, bir çocuk / s / sesini doğru bir şekilde üretmek için çalışıyorsa, ancak açık bir ağız kapanışı varsa (open bite), yapısal olarak dişlerinin ideal konumda olmaması nedeniyle bu sesi ifade edebilme hedefine ulaşmaları zor olacaktır. Bu, çocuğun dil ve konuşma terapisti ve ortodontistinin bir terapi planı veya zaman çizelgesi üzerinde birlikte çalışmasını gerektirir. Sonuçta, doğru bir kapanış ya da dişe sahip olmak, çocuğun konuşmasının anlaşılırlığı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olacaktır.

 

 

Kaynakça: https://nspt4kids.com/parenting/how-dentition-affects-articualtion/

 

 

Dilgem uzmanlarından destek almak ve randevu oluşturmak için:

+90 (216) 456 42 42
+90 (533) 165 60 94