Ergenlerin Neden Büyümek için Riskli Davranışlara İhtiyaçları vardır?
Hiç kendinizi çocuğunuzla ilgili "Bunu yapabildiğine inanamıyorum!" diye düşünürken buldunuz mu? Ergen bir çocuğunuzun olması başlı başına riskli bir iştir, fakat yine de hayatınızda sahip olduğunuz en iyi şeylerden biridir. Sonuç olarak risk; ergenin söylediği, yaptığı, yediği, uyuduğu ve nefes aldığı her şeyin bir parçasıdır. Aslında ebeveynler umutsuz bir şekilde çocuklarının riskli davranışlarıyla mücadele etmenin yollarını onlara hiçbir faydası olmayan cezalar vererek bulmaya çalışırlar. Ebeveynler riskli davranışlarla ilgili en kötü şeyleri düşünürler ve bundan on yıl sonrası için şuan okuldan kaçan, sokağa çıkma yasağını ihlal eden ergen çocuklarının tam tersi durumda olacaklarını hayal ederler. Bu durum ergen çocukları olan ebeveynlerin kaderidir: Risk ve gençlik el eledir.
Siz de gençliğinizde yapmış olduğunuz riskli davranışlarınızı hatırlayın. Çocuğunuzu suçları için ayıplamadan önce, siz kendi yaptıklarınızı hatırlayın. Ergenlerin yasalara uyan ve sağlıklı bir yetişkin olma yolunda büyümesi ve olgunlaşması için risk alması sadece önemli değil aynı zamanda beklenen bir durumdur.
Londra Üniversitesi’nde son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre; riskli davranışların ergenlik döneminde artması, ergenlerin diğer yaş gruplarına göre daha fazla riskli davranışlar sergilemeye programlı olduklarını göstermektedir. Aynı araştırmada; davranışların sonuçlarını anlayabilecek becerilere sahip olmak bir yana, risk alacakları için heyecan duyarlar.
Pozitif Risk Alımı:
Popüler inanışın aksine, her riskli davranış kötü değildir. Aslında, birçok risk kritik ergenlik döneminde sadece iyi değil, aynı zamanda sağlıklı nörolojik gelişim ve büyümeye de yardımcı olmaktadır. Riskli davranışlar ve kural ihlali; ergenin çözüm odaklı ve sağlıklı yetişkinler olabilmelerinde ergene yardım etmek için hizmet eden beyindeki nörolojik değişimler ile bağlantılıdır. Bu nedenle, bir miktar pozitif risk alma davranışı ergenlerin bağımsızlığı, ayrı bir kimlik geliştirmesi ve otoriteyi test edebilmesi konusunda evrensel ihtiyacını karşılamak için gereklidir.
Her ergenin nasıl risk alınacağını öğrenmeye ihtiyacı vardır. Ergenliğe tipik olarak güvenli olmayan cinsel ilişkinin, alkol ve madde kullanımın başlangıcı olarak değerlendirip dikkat edilirken, bir yandan da ergenlere çok yönlü yetişkinler olabilmelerinde fayda sağlaması için izin verilmesi ve hatta teşvik edilmesi gereken riskler de vardır.
Pozitif veya sağlıklı risk alma davranışı; takım olarak oynanan sporlar, gönüllü aktiviteler, ve yeni arkadaşlar edinmeyi kapsar. Bu aktiviteleri riskli yapan şey başarısız olma ihtimalini içerir. Nasıl kazanacağını ve kaybedeğini ve aynı zamanda başkalarına yardım etmek için nasıl risk alınır konularını öğrenmek her bir ergenin kazanması gereken önemli bir sosyal kilometre taşıdır.
Negatif Risk Alımı:
Negatif risk alma davranışları; sigara içmeyi, alkol ve madde kullanımını, çalmayı, kendi kendini yaralamayı, güvenli olmayan cinsel ilişkiye girmeyi, yeme bozukluklarını ve çete faaliyetlerine katılmayı kapsar. Birçok ergen negatif riskli davranışları sergilemek ister, çünkü bu davranışlar çok yüksek derecede heyecan içerir. Aynı zamanda, çok yüksek derecede tehlike ve negatif sonuçları da içermektedir. Negatif risk alma davranışlarını sergileyen ergenler belki de sadece deneyimlemek için bu tarz davranışlara başvururlar, fakat kalan hayatları boyunca acı verici, hatta ölümcül, tutumlar ve davranışları da öğrenmiş olurlar.
Riskli davranışlar konusunda iyi haberler:
Ergen çocuklarının alkol ve madde bağımlılığı gibi negatif risklere yenik düşeceğini düşünen ebeveynler için mutlu haber; tüm ergenler bu tehlikeli riskleri almazlar. İstatistiksel veriler, kötü sonuçların içinde iyi haberlerin de olduğunu belirtmektedir.
- Ergenlerin %40’ı en az bir kere madde kullanmış, %60’ı kullanmamıştır.
- Ergenlerin yarısı alkolü denemiş ve dolayısıyla yarısı denememiştir.
Risk faktörü olarak ebeveynlik:
Ergenlerin risk almaya çok fazla eğilimleri olduğu için, ebeveynler çocuklarının sağlıklı fırsatlar elde etmelerine yardımcı olurlar. Pozitif risk alımı; sadece öz-güveni arttırmak için bir araç olarak kullanılmaz, aynı zamanda negatif risk alımını da önlemeye yardımcı olur. Örneğin; spor yapan ergen kızlarda spor yapmayan kızlara oranla yüzde elli daha az madde kullanımı görülür. Sağlıklı risk alımının pozitif etkileri; daha yüksek öz-güven, öz-saygı, vücut algısı konusunda daha memnun olma ve daha yüksek olasılıkta sınavlarda başarılı olmaktır.
Ergenlerdeki birçok negatif risk davranışı, ebeveynler kendi risk alma örüntülerine odaklandıklarında görmezden gelinebilir. Bilinçli olsa da olmasa da ergenler ebeveynlerini taklit ederler ve eğer ebeveynler riskli davranışlarda bulunuyorlarsa, çocuklar da yüksek olasılıkla aynı davranışları sergileyecektir. Bu ebeveynlerin mükemmel olması gerektiği anlamına gelmemektedir. Fakat, madde kullanımı gibi tehlikeli davranışlar ebeveynler tarafından sergileniyorsa, ergenin kendisi için yapacağı seçimleri etkileyecektir.
Büyümenin bir parçası da risk almaktır ki bizler de hayatımızda birkaç kez bu davranışları sergilemişizdir. Ergen çocuğunuz yanlışlar yaptığında, konu hakkında sessiz kalmayın. Uygun bir zamanda, deneyimlerinizi çocuğunuzla paylaşın. Kendi hatalarınızı çocuğunuzla paylaşmak ilişkinizde bir uyum ve güven inşaa eder. Çoğu kez ebeveynler için kendi hatalarını kabul etmek oldukça zordur, fakat bunu ihtiyatla ve ilgiyle yaparsanız çocuğunuz size pozitif bir şekilde ve yargılamadan tepki gösterecektir. Unutmayın ki günümüzde yüksek teknoloji ile iç içe olan bir toplum içinde yaşamak oldukça zordur ve bir önceki jenarasyona göre ergenin alabileceği risk ve seçimler çok daha fazla tehlikeli, endişe verici ve ürkütücü olabilir. Ergen çocuğunuz risk almaya meyillidir. Bu nedenle, çocuğunuzun risk almasına izin verin fakat doğru olabilecek riskleri aldığından emin olun.