Etkin Bir Kriz İletişimi

Etkin Bir Kriz İletişimi

Etkin Bir Kriz İletişiminin Anahtar Noktaları

  • Kendinizi her zaman güvende tutmak çok önemlidir.
  • Yaklaşımınızın işe yaradığına dair ipuçlarını sürekli olarak arayın.
  • Sözsüz ipuçları, sözlü ipuçları kadar önemlidir.

Krizler, sınıfta kavga eden stresli çocuklardan kaygıları öfkeye dönüşen yaşlılara kadar her yaştan insanı etkileyebilir. Birisi krizdeyken, onlarla iletişim kurmak zor gelebilir. Akıl yürütme veya vücut dilini yansıtma gibi genellikle doğal hissettiren bazı şeyler aslında krizi derinleştirebilir. Ancak, krizler sırasında biriyle iletişim kurmak kaybedilmiş bir nedenden çok uzaktır. Sözlü ve sözlü olmayan sinyaller ve güvenlik ipuçları bilgisi ile kriz yaşayan insanlarla daha etkili iletişim kurabilirsiniz.

1. Sözlü Sinyaller: Kriz iletişiminde kelimeler önemlidir, özellikle bir kişinin krizi sırasında. Mantık yürütmeye çalışmak yerine basit isteklerde bulunmayı tercih edin. Geçmişten veya uzaktaki olaylardan çok şimdi ve yakın gelecekte olanlara odaklanın. Konuşmanızı ölçülü ve basit tutmaya çalışın. Tartışmaya herhangi bir zaman kısıtlaması koymaktan kaçınmak da yararlı olabilir.

2. Akıl Yürütme Yerine İstekleri Kullanma: Bir kriz geliştikçe, üzgün kişi etkili bir şekilde muhakeme etme yeteneğini geçici olarak kaybedebilir. Mantığa dayalı düşünce yerine duygular onların itici gücü haline gelebilir. Bu, bir krizi sözel muhakeme yoluyla çözmeye çalışmanın muhtemelen yararlı olmayacağı anlamına gelir. Durumu açıklamak gibi görünüşte iyi niyetli bir şey bile durumu alevlendirebilir.

Bunun yerine, daha verimli bir taktik basit istekleri kullanmaktır. Örnekler, kişiden oturmasını, biraz su içmesini veya yürüyüşe çıkmasını istemektir. Ancak, “sakin ol” veya “rahatla” gibi doğrudan veya belirsiz taleplerde bulunmaktan kaçının çünkü bunlar ajitasyona neden olabilir. Amaç, “Hey, biraz daha sessiz konuşalım çünkü insanları rahatsız ediyoruz” gibi isteklerinizi nazik tutmaktır. Ayrıca, “Oturmalısın” gibi herhangi bir talepkar veya çatışmacı dil kullanmaktan kaçının.

3. Basit, Ölçülü Bir Dil Kullanmak: Krizdeki bir kişi için dil yeteneği iki şekilde azalır. Kendilerini ifade etmek, başkalarının söylediklerini anlamak ve uygun şekilde yanıt vermek gibi şeyler daha zor hale gelir. Bu nedenle, krizdeki biriyle konuşurken, dilinizi basitleştirmek için elinizden gelenin en iyisini yapın ve düzenli olarak duraklayın. Bu yöntemler, kişinin iletişiminizi işlemesine ve yanıt vermesine yardımcı olacaktır.

Ajite bireylerin cevap vermek için normalden daha fazla zamana ihtiyaç duyabileceğini ve onlara bir cevap vermeleri için baskı yapmanın sinir bozucu olabileceğini unutmayın. Çok hızlı konuşmak ve kişiyi aşırı bilgi ile doldurmak da aynı şekilde endişe verici olabilir. Ve kişi bağırmaya başlarsa, karşılık verme dürtüsüne karşı koyulmalı çünkü bu sadece gerilimi yükseltir.

4. Zaman Baskısını Azaltma: Pek çok krizin ortak bir bileşeni vardır. Sorunu yaşayan kişi, zaman sıkıntısı hisseder. Örneğin, bunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceği konusunda endişelenebilirler. Ek olarak, bu durumu olabildiğince çabuk kontrol altına almak için kendiniz de baskı hissediyor olabilirsiniz.

Ancak, kişiyi aceleye getirmek onun ajitasyonunu artırabilir. Gerçekten geç kalma tehlikesiyle karşı karşıya olsalar veya üzerinizde baskı hissediyor olsalar bile, durumun böyle olmadığı izlenimini vermeye çalışın. Aceleniz yokmuş gibi davranmak, güçlü bir sakinleştirici araç görevi görür.

5. Sözsüz İşaretler: Sözsüz sinyaller, kriz halindeki insanlarla etkileşim kurmak için sözlü olanlar kadar önemlidir. Krizdeki insanlar savaşma belirtileri konusunda tetikte olurlar, bu nedenle yanlış sinyal gönderme riski artar. Ancak sözsüz mesajlarınızı kontrol altında tutarsanız, durum daha yönetilebilir kalacaktır.

6. Bakmak: Bakmak, dikkatli olunması gereken sözlü olmayan bir işarettir. Günlük konuşmalarda göz teması kurmanız normal gibi görünse de, yardım etmeye çalıştığınız kişiye bakıyormuş gibi görünüyorsanız, bunu bir tehdit sinyali olarak yorumlayabilirler. Bununla birlikte, tüm göz temasından tamamen kaçınmak, bir şey saklıyormuş gibi görünmenize neden olabilir, bu nedenle, konuşurken kısa bir süre göz teması kurmak ve kişi konuşurken aralıklı olarak kesmek en iyisidir.

7. Vücut Pozisyonu, Mesafe ve Dil: Diğer kişiye göre nasıl durduğunuzun farkında olun. Kendinizi doğrudan onların önünde konumlandırmak saldırgan görünebilir. İnsanlar tartışırken veya kavga etmeye hazırlanırken, genellikle yüz yüze, doğrudan birbirlerinin karşısına bakmak için dönerler. Bu yüzden birinin önüne geçmek bir krizi tırmandırabilir. Her ikiniz de yaklaşık olarak aynı yöne bakacak şekilde, omzunuz kişiye doğru olacak şekilde biraz yan tarafta olmak en iyisidir.

Mesafe başka bir faktördür. Farklı kültürlerden insanlar farklı mesafeleri kabul edilebilir bulabilir, ancak birinin geçmişi ne olursa olsun, onlara çok yakın durmak onlara sizin bir tehdit olduğunuzun sinyalini verebilir.

Beden diliniz de siz onu izlemezseniz tehditkar görünebilir. Örneğin, insanlar sohbet ederken doğal olarak birbirlerini yansıtırlar, bu nedenle krizdeki kişi kavgacı bir vücut dili kullanırsa, siz de bilinçsizce bunu anlayabilirsiniz. Agresif hareketler veya ileriye doğru adım atma gibi hareketleri yansıtmamaya çalışın.

8. Dokunmak: Dokunma, özellikle iyi tanıdığınız biriyle konuşurken iletişimin olağan bir parçasıdır. Ancak bir kişi krizdeyken, genellikle ona dokunmaktan kaçınmak istersiniz. Ajite insanlar, dokunmanın ardındaki niyet rahatlatmak olsa bile, genellikle dokunulmasından hoşlanmazlar.

Aynı kural insanların eşyaları için de geçerlidir: Birinin eşyasına dokunmak öfkesini artırabilir. Örneğin, rahatsız edici bir öğrenciyle uğraşıyorsanız, sırt çantasını kapmak ona izinsiz girmiş gibi hissettirecektir.

9. Yaklaşımınızın İşe Yaradığına Dair İşaretler: Krizdeki biriyle iletişim kurarken, bazı ipuçları yaklaşımınızın işe yaradığını gösterebilir. Birincisi, normal göz temasına geri dönmek, yani makul bir süre göz teması kurmak, sonra ara vermek. İnsanlar ajite olduklarında, aksine, göz temasından tamamen kaçınmaya veya uzun süre göz temasını sürdürmeye eğilimlidirler.

Kişi basit istekleri yerine getirmeye başlarsa, iletişiminizin işe yaradığının başka bir işaretidir. Ayrıca ses tonlarına da dikkat edebilirsiniz; sakinleştikçe ses daha az agresif hale gelebilir ve ses seviyeleri azalmaya başlar. Hareket hızı da yavaşlar ve insanlar ayakta durmak yerine oturmaya daha yatkın hale gelir.

10. Kendinizi Güvende Tutmak: İletişim çabalarınız ne kadar iyi giderse gitsin, kendinizi güvende tutmanız önemlidir. Kendinizi her zaman diğer kişiye bolca kişisel alan sağlayacak şekilde konumlandırın. Bu hem sakinleştirici bir önlem hem de kendinizi olası zararlardan uzaklaştırmanın bir yoludur.

Bir çıkış rotasına erişmenizi sağlayan bir pozisyon almaya çalışın. Karşınızdaki kişi size agresif bir şekilde yaklaşırsa, hem kendi güvenliğiniz için hem de onun çok önemli olan kişisel alanını korumak için geri çekilebilmek isteyeceksiniz.

11. Kriz Yolunda İletişim Kurmak: Krizde biriyle karşılaşırsanız, hareketlerinizi sakin, konuşmanızı ölçülü ve kendinizi güvende tutmayı unutmayın. Bunlar, bir kriz durumunda iletişim kurmanın, hem sizin hem de diğer kişinin bu durumu atlatmasına yardımcı olmanın anahtarlarıdır.

ŞUBELERİMİZ