Konuşmayı Öğrenen Çocuklarla Nasıl Konuşulur?

Konuşmayı Öğrenen Çocuklarla Nasıl Konuşulur?

Konuşmayı öğrenen ve özellikle dil gelişimi gecikmiş çocuklarla konuştuğumuzda, basit, kısa cümleler kullanarak işleri basitleştirmek doğaldır. Örneğin, bir ebeveyn “Bugün marketten aldığım bu kurabiyelerden ister misin?” yerine “Kurabiye ister misin?” diyebilir. Bu faydalı olacaktır çünkü dili çocukların anlaması ve işlemesi için kolaylaştırmaktadır.

Ancak bu kısa cümlelerde doğru dilbilgisinin kullanılıp kullanılmaması konusunda bazı tartışmalar bulunmaktadır. Soru, gecikmiş dil gelişimi olan çocuklarda telegrafik konuşmayla mı yoksa gramer yapısıyla mı konuşulacağıdır:

  • Telegrafik konuşma anlamın çoğunu taşıyan ancak dilbilgisel kelimeleri ve ekleri kaldıran cümledeki önemli kelimeleri içerir (fiillerin sonuna -yor eklenmesi gibi). Telegrafik konuşma örnekleri şunları içermektedir: Anne o al; bloklar aşağı düş; kapı aç ;iç kutu.
  • Dilbilgisel konuşma tüm küçük dilbilgisi sözcüklerini ve eklerini içerir. Örnekler şunları içermektedir: Anne
    onu alıyor; bloklar aşağıya düştü, kapıyı aç, masanın üstünde. Dilbilgisine sahip olmak, tam bir cümle kullanmanız gerektiği anlamına gelmez – uygun dilbilgisine sahip olduğu sürece (örneğin, kutunun içinde) cümlenin bir
    bölümünü kullanabilirsiniz.

Bazı müdahale programları, çocukların sadece “anahtar” kelimeleri duyduklarında dili taklit etmelerinin ve öğrenmelerinin daha kolay olduğunu savunarak telegrafik konuşmanın kullanımını teşvik etmektedir.

Ancak, son araştırmalar farklı bir fikri savunuyor; Gecikmiş dili olan çocukları inceleyen araştırmacılar şunları keşfetmişlerdir:

  • Çocukların kısa ve dilbilgisel cümleleri anlaması telegrafik konuşmasından daha zor değildir. Aslında birçok uzman, çocukların doğru dilbilgisini duymanın onlara kelimelerin ne anlama geldiği ve cümlelerde nasıl kullanıldığı hakkında ipuçları verdiği için fayda sağladığını düşünmektedir. Örneğin, “bir”, “bu” ve “benim” gibi kelimeler isimlerden önce gelme eğilimindedir, bazı dilbilgisel kelime ve ekler (-mak ve -dı son ekleri gibi) fiiller hakkında ipucu verir
  • Çocuklar telegrafik konuşmalarını taklit ettikleri gibi kısa dilbilgisel cümleleri de taklit ederler
  • Telegrafik konuşma, otizm spektrum bozukluğu olan çocukların dil öğrenimini engelleyebilir – bir çalışma, çocuklarına 3.5 yaşındayken daha fazla telegrafik konuşma kullanan ebeveynlerin, bir yıl sonra daha az çeşitli kelime kullanan çocukları olduğunu buldu
  • Çocuklar kısa gramer cümlelerini telgraf konuşmalarını taklit ettikleri kadar kolay taklit ederler
  • Telgrafla konuşma, otizm spektrum bozukluğu olan çocukların dil öğrenimini engelleyebilir – bir çalışma, çocukları 3 ½ yaşındayken daha fazla telgraf konuşması kullanan ebeveynlerin, bir yıl sonra daha az farklı kelime kullanan çocukları olduğunu buldu.

Bu sonuçlar, gecikmiş dili olan çocuklar için kısa, dilbilgisel cümlelerinin anlaşılmasının telegrafik konuşmasından daha zor
olmadığını ve muhtemelen dil öğrenimi için bir avantaj sunduğunu göstermektedir.

Söylediklerinizi Nasıl Basitleştirebilirsiniz?

Konuşmayı öğrenen bir çocukla konuşmanın ideal yolu, kısa dilbilgisel cümleler veya dilbilgisel olan cümle bölümleri kullanmaktır. Söylediğiniz bir şeyin dilbilgisel olup olmadığını anlamaya çalışmanın iyi bir kuralı, bunun bir yetişkine söyleyeceğiniz bir şey olup olmadığını düşünmek olabilir. Örneğin, bir yetişkin size bağışlanacak kıyafetleri nereye koyacağınızı sorsa, tam bir cümle olmasa da “kutuya” diye cevap verebilir, ancak “kutu” demezsiniz. Ayrıca bu tür şeyleri bir yetişkine söylemezsiniz: “Açmak istemek?”,

“Girmek” veya “Michael okula gitmek”.

Dilinizi sadeleştirmenin ve yeni sözcükleri öne çıkarmanın iyi bir yolu, bu 4 kuralı kullanmaktır:

  • Az ve öz konuşun: Cümlelerinizi kısa ama dil bilgisine uygun oluşturun. Örneğin, “Kardeşini okuldan alma zamanı geldiği için ayakkabılarını giymek zorundasın” yerine “Ayakkabılarını giyelim” veya “Ayakkabılarını giy” diyebilirsiniz.
  • Stres: Anahtar kelimeleri sesinizle vurgulayarak öne çıkarın. Sesinizi tekrar edebilir veya anahtar kelimeleri cümledeki diğer kelimelerden biraz daha yüksek sesle söyleyebilirsiniz. Örneğin, soğuk, karlı bir günde kapıdan çıkarken, “dışarısı soğuk” diyebilir ve “soğuk” kelimesini diğer
    kelimelerden biraz daha yüksek sesle söyleyebilirsiniz.
  • Yavaş olun: Bir yetişkinle konuşurken yapacağınızdan biraz daha yavaş konuşma, çocuğunuzun sözlerinizi duymasını ve söylediklerinizi işlemesini sağlar. Yine de çok yavaş konuşmayın ve konuşmanızın doğal ritmini
    kaybetmeyin – normal hızınızdan biraz daha yavaş.
  • Göster: Çocuğunuza anahtar kelimelerin ne anlama geldiğini göstermek, dilinizi basitleştirmenin başka bir
    yoludur. Ne hakkında konuştuğunuza işaret edebilir, bir jest veya eylem kullanabilir veya bir nesneyi veya resmi kaldırabilirsiniz. Örneğin, çocuğunuza kraker isteyip istemediğini soruyorsanız, “kraker” kelimesini söylerken bir
    kraker tutabilirsiniz. Veya çocuğunuza ayakkabılarını giyme zamanının geldiğini bildiriyorsanız, ayakkabılarını işaret edebilirsiniz.

Ayrıca, yeni dili tekrarlamayı unutmayın. Çocuklar yeni kelimeleri ve cümleleri anlayıp hatırlamadan önce birçok kez ve birkaç farklı durumda duymaya ihtiyaç duyarlar ve sonunda da kendileri kullanmaya çalışırlar.

Çocuğunuzla konuşma şekliniz, onun dil öğrenimi için büyük bir fark yaratabilir. Kısa, dilbilgisel cümleleri ve 4 kuralı kullanarak konuşmanızı sadeleştirdiğinizde, çocuğunuzun yeni kelimeleri duyması, öğrenmesi ve kısa cümlelerde nasıl kullanıldığını öğrenmesi için mümkün olduğunca çok fırsat sağlamış olursunuz.


Kaynakça

Bu makale Lauren Lowry tarafından yazılmıştır. Orjinal metni buradan okuyabilirsiniz.