Otizmde Erken Müdahalenin Önemi Nedir?

Otizmde Erken Müdahalenin Önemi Nedir?

Otizme neden olan şey hala bir sırdır. Bu konuda bilim insanlarının teorileri ve tahminleri bulunuyor. Bazıları bunun genetik olduğuna ve ebeveynlerden çocuklara geçtiğine dair kanıtlar olduğunu söylüyor. Diğerleri, dış çevre faktörlerinin etkili olduğunu söylüyor. Gerçek, ikisinin arasında bir yerde olabilir.

Bununla birlikte, Uygulamalı Davranış Analizinin (ABA) kullanıldığı erken yoğun müdahalenin, bire bir terapi gibi, otizmli çocuklara yaşamları boyunca başarı için bir temel oluşturarak fayda sağladığını biliyoruz.

Bilimsel araştırmalar,  erken yoğun müdahale gören 12 aylık kadar küçük çocukların çeşitli alanlarda ilerleme kaydettiğini ve genellikle yıllar sonra bile öğrendiklerini sakladığını gösteriyor. İşte erken müdahale ile nelerin kazanılabileceğini göstermeye yardımcı olan birkaç araştırma bulgusu:

New England Çocuk Merkezi tarafından yapılan bir araştırma, 1, 2 ve 3 yaşındaki çocukların hepsinin bir yıllık yoğun davranışsal müdahaleden sonra önemli kazanımlar elde ettiğini buldu. 2 yaşını doldurmadan önce terapiye başlayanlar sosyal, bilişsel ve dil gelişiminde en büyük kazanımları elde ettiler.

Psikiyatri’de yapılan bir araştırma, sosyal olarak yönlendirilmiş müdahaleler alan 2 yaşındaki bir çocuğun, sosyal taklitte önemli ölçüde daha iyi hale geldiğini ve yüz ifadeleri ve göz teması yoluyla duygularını başkalarıyla paylaştığını buldu. Göz teması kurdular veya gözlerini bir nesneye veya kişiye dikkat çekmek için 6 ay boyunca araştırmadaki diğer çocuklardan üç kat daha fazla kullandılar.

Birleşik Krallık’taki Southampton Üniversitesi’nden yapılan bir araştırma, iki yıl boyunca yoğun erken müdahale alan çocukların daha yüksek IQ’lara, daha gelişmiş bir dile ve daha iyi günlük yaşam becerilerine sahip olduğunu buldu. IQ, erken müdahale alan çocukların üçte ikisi için ve dörtte birinden fazlası için oldukça önemli bir oranda arttı.

Bir araştırmacının belirttiği gibi, bunun gibi çalışmalar “Endişeli ebeveynlere sıklıkla önerilen ‘bekle ve gör’ yönteminin erken müdahale için kaçırılmış fırsatlara yol açabileceğini öne sürüyor.”

Yapılandırılmış TEACCH Methodu Otizm Spektrum Bozukluğu(OSB) olan bireylerin öğrenme stilleri ve yapılandırılmış TEACCH (öğretme) üzerine odaklanır. Bağımsızlığı teşvik eder ve kişinin güçlü yanlarını vurgulamak için görsel destekler kullanır.

Her geçen yıl, çocuklar artık daha erken dönemde otizm tanısı alıyorlar. Şu anda çocuklara 2 yaşından küçükken teşhis konulmakta, bu tanılar da bu çocuklara erken otizm müdahale hizmetlerine katılmaları için mükemmel bir fırsat sunmaktadır.

 

Otizmde Erken Müdahale Nedir?

Gelişiminde bir tür gecikme olan 0-5 yaş arası küçük çocuklar için hazırlanmış programlardır. Bu gecikmeler dil ve konuşma alanında, fiziksel, sosyal ve / veya duygusal ve bilişsel alanlarda olabilir.

Erken müdahale hizmetleri evde, okulda, klinikte veya 3 ortamın hepsinde bir arada yapılabilir.

Erken müdahale sağlayan meslek grupları arasında dil ve konuşma terapistleri, ergoterapistler, fizyoterapistler, gelişim terapistleri, sertifikalı davranış analistleri davranış terapistleri yer alabilir.

 

Otizmde Erken Müdahale Neden Bu Kadar Önemli?

Çocuğun yaşamının ilk 5 yılı gelişimsel büyüme için çok önemlidir.

Terapi ne kadar erken başlarsa, uzun vadeli sonuç o kadar iyi olur. Bu özellikle otizmli çocuklar için geçerlidir, çünkü fonksiyonel beceriyi erken öğrenmek yaşamları boyunca daha büyük kazanımlar elde etmelerine yardımcı olacaktır.

Otizmli ve diğer gelişimsel olarak engele sahip olan çocuklara erken müdahalenin etkinliğini gösteren birçok araştırma vardır.

Otizmde Erken Müdahalenin Yararları

Erken müdahale, çocuğunuzun güçlü yönlerine odaklanır ve yeni beceri setlerini öğretmek için bu güçlü yönlere dayanır.

Erken müdahale, çocuğunuzun tüm gelişim alanlarında bireysel terapi almasını sağlayacak, ekip tabanlı, multidisipliner (tüm alanların olduğu) bir yaklaşım kullanır.

Olumsuz davranışlar erken ele alındığında, uzun bir öğrenme geçmişinin olmaması nedeniyle azaltılması daha kolaydır. Ayrıca, otizmli çocukların fonksiyonel iletişim becerilerine sahip olmamaları nedeniyle birçok olumsuz davranış ortaya çıkmış olabilir. Bir çocuk isteklerini ve ihtiyaçlarını etkin bir şekilde talep edebildiğinde, birçok davranış azalmaya başlayacaktır.

Erken müdahale, terapi sırasında aşağıdakiler de dahil olmak üzere birkaç farklı önemli beceriyi ele alacaktır:

  • İşlevsel iletişim
  • Sosyal beceriler
  • Alıcı ve ifade edici dil
  • Taklit becerileri
  • Görsel-algısal beceriler
  • Oyun becerileri
  • Ebeveyn eğitimi
  • Bağımsız yeme, tuvalet ve giyinme gibi günlük yaşam becerileri
  • Duyusal ihtiyaçlar

Ebeveynler, çocuklarıyla birlikte kullanmak için gerekli stratejileri erken öğreneceklerdir, böylece terapi gerçekleşmediği zamanlarda müdahaleleri yürütebilirler. Bu, beceri gelişimini ve genel bağımsızlığı daha da arttıracaktır.

 

Erken Otizm Müdahale Hizmetlerine Nasıl Başlanır?

İlk adım çocuğunuzun değerlendirme almasıyla atılır. Değerlendirme tamamlandığında, çocuğunuzun hangi tedaviler için uygun olduğu belirlenir ve hizmetler sağlanabilir.

Çocuğunuz devlet aracılığıyla erken müdahale hizmetlerini alacak olsa bile, çocuğunuzun ayrıca Uygulamalı Davranış Analizi (UDA) hizmetini de alması önerilir. UDA, otizmli bireyler için en etkili yaklaşım olarak kabul edilen kanıta dayalı bir tedavi yaklaşımıdır. UDA ile terapist çocuğunuzu değerlendirecek ve daha sonra çocuğunuz için kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluşturacaktır. Ayrıca, tüm terapistlerin aynı hedefler üzerinde çalıştığından emin olmak için davranış terapistinin/analistinin ve diğer erken müdahale sağlayan meslek gruplarındaki terapistleri birbirleriyle sıkı temas halinde olmaları da en iyisidir.

Çocuğunuzun otizme veya başka herhangi bir gelişimsel gecikmeye sahip olabileceğinden en ufak bir endişe bile duyarsanız, beklemek ve semptomların iyileşip iyileşmediğini görmek yerine yukarıda belirtilen terapistlerden bir değerlendirme almak daha iyidir. Beklemek, çocuğunuz için hayati öneme sahip olabilecek terapi süresini uzatabilir.

 

Otizmde Erken Öğrenme

Çocukluk çağında öğrenmeyi düşündüğümüzde, genellikle okulda/sınıfta neler olduğunu düşünürüz, ancak öğrenme hayatın çok erken başlarında başlar. Bir çocuğun erken öğrenmesi, etraflarındaki dünyayı izlemenin, dünyanın tepkisini görmenin ve görülenleri taklit etmenin bir kombinasyonunu içerir. Bununla birlikte, bu görevler Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) olanlar için daha zor olabilir.

OSB’li çocukların çevrelerindeki dünyayla farklı şekillerde nasıl etkileşime girebileceklerine bir göz atalım:

  • Sosyal olmayan çevreye/sosyal çevreye daha fazla odaklanılmaktadır: Çocuk bebeklik döneminde oyuncak fırlatır ve gürültü çıkarır. Çocuk bu gürültünün ebeveyninin dikkatini çektiğini öğrenmiş ve daha sonra annesinin ya da babasının yanına gelmesini beklemiş olabilir. Çocuk daha sonra ek anlam yaratmak için ebeveyninin yüz ifadesine dikkatle bakabilir. OSB’ li bir çocuk ise oyuncakları tamamen görmezden gelebilir ve odadaki hareketli şeylere odaklanabilir. Anne odaya girdiğinde, çocuk odaya kimin girdiğini görmek yerine hareketli şeye ilgi göstermeye devam edebilir. Sonuç olarak, çocuk iletişim ve sosyalleşmeyi öğrenme ve uygulama fırsatını kaçırmıştır.
  • Nesnelere ve insanlara daha fazla ilgi duyma isteği: OSB’li bir çocuk, nesneleri alışılmadık şekillerde (örneğin koklama, bir nesneye bakma) keşfetmeye eğilimliyken, tipik olarak gelişmekte olan çocuklar yüz ifadeleri, jestler ve kelimeler kullanırlar.
  • Taklit: Tipik olarak gelişmekte olan bir çocuğun doğal içgüdüsü taklit etmeye yöneltir, OSB’ li çocuklar ise taklit etmeme eğilimindedirler. OSB’ li bir çocuk başkalarının davranışlarını, seslerini, hareketlerini kopyalamakta zorlanır ve davranışının başkalarının davranışlarını etkilediğini anlayamaz. Tipik olarak gelişmekte olan çocuklarda, taklit birincil öğrenme kaynağıdır.
  • Öğrenmeye müdahale eden davranışlar: OSB’li çocuklar nesnelerle alışılmadık bir şekilde ilgilenmeye eğilimlidirler ve tekrarlayan davranışlar veya oyunlarla uğraşabilirler (oyuncakları saatlerce dizmek, bir oyuncak arabanın tekerleklerini döndürmek). Ayrıca oyunları bozulduğunda sinirlenebilirler, bu da bir öfke nöbetine yol açabilir. Geçiş veya katılık ile ilgili bu zorluklar OSB’ li gençlerde yaygın olarak görülür, bu da bu çocukların dikkatlerini çevrelerinde gerçekleşen öğrenme fırsatlarına odaklamalarını zorlaştırır.

Peki,OSB’li çocukların çevreleriyle daha fazla ilgilenmelerine ve öğrenmelerini geliştirmelerine yardımcı olmak için ne yapabiliriz?

Araştırmalar, beynin sosyalleşme, öğrenme ve dilden sorumlu olan alanlarının OSB’li çocuklarda az gelişmiş olduğunu ve bu çocukların çevrelerindeki dünyayı anlamalarını zorlaştırdığını göstermiştir. Bu çalışmalar erken müdahalenin öğrenmeye elverişli bir ortamın geliştirilmesinde anahtar olduğunu göstermiştir (Rogers S., Dawson G., Vismara L., 2012).

 

Otizimde Erken Eğitim

Otizm spektrum bozukluğu derecelerini ve öğrencinin tam öğrenme potansiyeline en iyi şekilde nasıl kullanabileceğini anlamak başarılı bir özel eğitim öğretmeni olmak için önemlidir.

Aşağıda her özel eğitim öğretmeninin Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) hakkında bilmesi gereken en önemli başlıklar verilmiştir.

 

1. Sosyal etkileşim sorunları en yaygın OSB belirtilerinden biridir.

Sosyal etkileşimin bozulması, otizmli çocuklarda sıkça görülen ortak bir özelliktir; ancak çok çeşitli otistik davranışlar vardır ve çocuklar çeşitli belirtilerin kombinasyonlarına sahip olabilirler. Dil becerileri eksikliği, göz teması kuramama ve isimlerine cevap vermeme gibi iyi bilinen semptomlara ek olarak bir çocuğun OSB olduğunu gösterebilecek başka belirtiler de vardır.

  • Arkadaş edinememe veya sosyal olarak diğer çocuklarla etkileşime girememe
  • Normal sohbet becerilerinin eksikliği- konuşmaya başlama ve sürdürme becerilerinde eksiklik
  • Özgün cümleler üretmek yerine direkt hafızadan çekilen tekrarlayan cümleler ve sözceler kullanmak
  • Bir şeyleri belirli şekillerde sıraya dizmek veya rutinden kopamama gibi Obsesif-kompülsif eğitimler.

Dil problemleri genellikle otizm için bir gösterge olarak görülse de otizmli tüm çocukların dil becerileri ile sorun yaşamadığını bilmek önemlidir. Bu genellikle otizm spektrumunun neresinde olduklarına bağlıdır. Örneğin, Asperger sendromu, çocuğun genellikle normatif dil gelişimi ve becerisine sahip olduğu ancak sosyal etkileşimler gibi diğer alanlarda sorun yaşadığı bir OSB’dir. Daha ileri derece otizm belirtileri, öğretmenlerin çocuğun spektrumun neresinde olduğunu çözmesine yardımcı olabilir.

 

2. Otizmli çocuklar kolaylıkla aşırı uyarılabilir.

Otizmli çocuklardaki bir başka ortak özellik, duyusal uyaranları normal çocuklar gibi işleyemedikleri için kolaylıkla uyaranlar içinde boğulabilirler. Oyun alanında tenefüs veya kantine bir yolculuk gibi günlük aktiviteler OSB’li çocuklar için aşırı uyarılmaya bağlı sinir krizlerine neden olabilir. Bununla başa çıkmanın en iyi yolu tetikleyicileri takip etmek ve ortaya çıkışları azaltacak sınıf stratejileri kullanmaktır.

 

3. OSB’li çocuklar görsel öğrenmeye yatkındır.

OSB’li çocukların dil alanında zorluklar yaşamaları onlara ulaşılamayacağı anlamına gelmez. Genellikle görsel yöntemlerle öğrenirler; güçlü görsel araçlar ve etkinlikler kullanmak, öğrencilerinize ulaşmanıza yardımcı olabilir. Başka şeyleri de görsel deneyimlere dönüştürebilirsiniz. Örneğin, OSB’li çocuklar, içinde bulundukları günden ne bekleyeceklerini bilmelerine yardımcı olan görsel bir programdan yararlanırlar.

Örneğin, OSB’li çocukların yüzde 20 ila 30’unda da epilepsi görülmektedir. Sıklıkla otizmle birlikte görülen diğer durumlar ise: öğrenme güçlüğü, Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğu (ADD/ADHD) ve Tourette sendromudur. Özel Eğitim Alanında Yüksek Lisans yapmak, öğretmenlerin başarılı müdahale için çok çeşitli koşulları ve araştırma tabanlı stratejileri daha iyi anlamalarına yardımcı olacaktır.

 

4. Erken Tanının Tedaviye Faydaları

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine göre 10 yaşın altındaki her 88 çocuktan birinin OSB’si vardır; bu yaklaşık %1’den fazladır. Otizm, erkeklerde kızlara kıyasla dört kat fazla görülmektedir. Bu nedenle, bir öğretmen olarak öğrencilerinizdeki otizm belirtilerini izlemek sizin için inanılmaz derecede önemlidir. Bir çocuğa teşhis konduktan sonra, konuşma terapisi, sosyal eğitim ve ilaçlar (gerekirse) ne kadar erken başlarsa tedavileri o kadar başarılı olacaktır.

OSB’li gençler, ergenlik dönemlerinde sıklıkla depresyon veya davranış sorunları yaşarlar. Bu nedenle, orta öğretimdeki özel eğitim öğretmenleri, OSB’li öğrencilerinin bu zor zamanları geçirebilmelerine yardımcı olmak için tedavilerinin yeniden düzenlenmesini gerektirebilecek belirtilere dikkat etmelidirler. Olumlu bir etki ve sağlam bir rol modeli olmak, öğrencinizin yaşamı üzerinde kalıcı bir etki yaratabilir.

 

5. Otizm çocuğun büyük işler yapamayacağı anlamına gelmez.

Hatırlanması gereken en önemli şey OSB’li bir çocuğun akıllı olmadığı veya yaşamın sonraki dönemlerinde harika şeyler yapamayacağı anlamına gelmediğidir. Bilim adamları şimdi en büyük dehalardan bazılarının – Albert Einstein, Isaac Newton ve Mozart gibi- otizmin değişik bir türüne sahip olduklarına inanmaktadır.

Bir özel eğitim öğretmeni olarak öğrencilerinizi önemsiyorsunuz;  bu yüzden onlara olağanüstü bir yaşam sürmeleri için mümkün olan en iyi şansı vermek isteyeceksiniz. Bunu yapmanın en iyi yolu otizm ve diğer özel ihtiyaçlar gibi yaygın durumlar hakkında mümkün olduğunca çok şey bilmektir.

Kaynakça

Bu makale yazımında North Shore Pediatric TherapyBehavior Excange ve Saint Jospeh’s University kaynak olarak kullanılmıştır.