Otizm ve Duyusal İşlevler

Otizm ve Duyusal İşlevler

Herkes Carla’nın kötü davranmayı sevdiğini düşünmektedir. Kıyafetlerini giymeyi istemez ve tüm gün boyunca huysuz ve bıkkın olabilir. Kimseyle el sıkışmak istemez ve eğer başka çocuklar ona dokunursa ağlayabilir.

Carla otizmlidir ve dokunmaya karşı da aşırı duyarlıdır. İlk akla gelen bunun istemli bir kötü-davranış olduğuysa da işin aslı yaşadığı rahatsızlığa verdiği tepki ve  giydiği kumaşın verdiği acı hissine karşı veya beklenmedik bir dokunuşa karşı verdiği tepkidir.

Carla’nın ailesi de dünya üzerineki birçok başka aile gibi çocuklarında neyin yanlış gittiğini öğrenmek için zaman harcamıştır. Bu durum otizmli çocuklar (ve yetişkinler) arasında yaygın olarak görülen Duyusal İşleme Bozukluğu veya Duyu Bütünleme İşlev Bozukluğu‘dur.

 

Duyusal İşleme Sorunları

Hepimizin beş temel duyusu vardır – görme, koku alma, tat alma, işitme ve dokunma duyusu. Bu duyuların her biri beyin tarafından duyu organları yardımıyla algılanır. Gözlerimiz, burnumuz, dilimiz, kulaklarımız ve derimiz şu an ne gördüğümüz veya şu an neyin kokusunu aldığımız gibi bilgileri beynimize gönderir. Otizimli çocuklarda beynin bu algısı düzgün olarak gerçekleşememektedir. Bu nedenle otizimli çocuklar belirli duyulara karşı aşırı (hiper) duyarlı veya aşırı (hipo) duyarsız olurlar. Carla, dokunma hissine aşırı duyarlıydı. Tam tersi bir durumda başka bir  çocuk dokunmaya hiç tepki vermeyebilir; dokunduğu materyalleri tanımayabilir veya güvende ve sevilmiş hissetmek için insanların çok sıkı sarılmasına ihtiyaç duyabilir.

Ayrıca diğerleri kadar basit olmayan iki duyumuz daha vardır – Vestibüler ve Proprioseptif duyular. Vestibüler sistem, vücudumuzun yerçekimini anlamasını sağlar ve bize bir denge hissiyatı verir. Vestibüler aşırı duyarlılığı olan çocuklar, hareket ve durma hissindeki sorunlara bağlı olarak koşarken durmakta zorlanmalar yaşayabilirler. Vestibüler hiposensitivitesi olan çocuklar ise vücutlarını sallayarak hareket ettirebilirler. Proprioseptif duyu, vücudumuz hakkındaki farkındalığımızı, boşlukta kapladığımız alanı ve kapladığımız alan etrafındaki boşluğu farketmemizi sağlar. Propriyoseptif hipersensitiviteye sahip olan otizimli bireyler küçük cisimlerle uğraşmakta zorlanabilirler ve propriyoseptif hiposensitivitesi olanlar kendileri ve diğerleri arasındaki boşluğu tam olarak anlayamayacakları için insanlara sıkça çarpabilirler.

 

Duyu Bütünleme Terapisi

Yani çocuğunuz sürekli olarak rahatsızlık ya da acı mı hissedecek? Neyse ki hayır. Her geçen gün artan araştırmalarla birlikte araştırmacı uzmanlar otizmli çocukların duyusal işlevlerini arttırmak için daha etkili yöntemler bulmaktadırlar.

Duyu bütünleme terapisi, duyu organları tarafından verilen duyusal girdilere beynin tepki verme şeklini oyun aktivitelerini kullanarak değiştirmeyi hedefler.  Duyu bütünleme terapisinin otizmli çocuklar üzerindeki faydaları yapılan sıradışı ve harika çalışmalarda da görülmektedir.

Otizimli çocukların ebeveynleri, çocuklarının sevdikleri ve sevmedikleri şeylere her zaman dikkat etmelidirler. Yanlızca bu konudaki farkındalık, bizi rahat bir yaşam sürdürebilmeleri için bir sonraki adımı oluşturmamız konusunda teşvik edecektir.

 

KAYNAKÇA:http://www.autismtoday.com/articles1.php/ Autism And Sensory Functions