Öz Şefkat Acımızı Azaltıyor
Acısı olan birçok hastayla çalışıyorum. Beklenen ve beklenmeyen zorlu yaşam koşulları nedeniyle derin ve yoğun acıları var. Empati ve derin şefkat ile onlarla bağlantı kurarım, onları süreç boyunca iyileşmeleri için alıştırır ve desteklerim.
Hepimiz, düşüncelerimizde ve duygularımızda yarattığı rahatsızlıklardan uzaklaşmak için kaygılarımızdan kaçınırız. Vücudumuzda ve zihnimizde ortaya çıkabilecek her türlü yan etkiden korunmak için korkularımızı, endişelerimizi kesmeyi tercih ederiz.
Çaresizce kaçmayı deniyoruz ama kötü düşünceler ve duygular hala kaybolmuyor. Acılar kaçınılmazdır, hayatımız boyunca kendimizi acı verici, zorlayıcı ve kontrolümüz dışında kalan koşullarda bulacağız. Bunları kabul edip baş etmeli ve üzerinde çalışmalıyız.
Acıya karşı baş etmeye çalıştığımızda oluşan doğal direnç, negatif duyguların yoğunluğunu ve sıklığını şiddetlendirir ve acı çekmemize neden olur. “Bu düşünceyi ve hissi sevmiyorum”, “Bu düşünceyi ve hissi istemiyorum”, “ Bu sahip olduğum düşünce ve hislerde yanlış bir şey var. ” gibi duygu durumları ile kendimizi bunalmış ve yorulmuş olarak bulabiliriz.
Kristin Neff ve Christopher Germer, öz şefkatle ilgili çalışmalarında, kendinize izin vereceğiniz duygusal ve fiziksel tavsiyelerde bulunuyorlar. 2018 yılında, öz şefkati edinmenin yararları üzerine 1840’dan fazla kanıta dayalı dergi makalesi vardı.
Öz şefkatin, refahı ve yaşam doyumunu, mutluluğu, şükran duygusunu, özgüveni, iyimserliği, bilgeliği, merakı, vicdanı, yaratıcılığı, özerkliği, genel sağlığı, vb. arttırdığı bilinmektedir. Öz şefkat aynı zamanda kaygı, depresyon, stres, uyumsuzluk, mükemmeliyetçilik, öz eleştiri ve utanç duygularını azaltır.
Hepimiz bir şeylere bağlı kalma, bağlantıda olma, onaylanma gereksinimi duyuyoruz. Olması gereken şeylerin başka yerden gelmesine ve başkaları tarafından kolaylaştırılmasına alıştık. Başkalarından destek ve cesaret almaya alıştık. Dışsal olarak çok odaklandığımız için kendimizi rahatlatma ve içsel olarak güçlendirme kabiliyetimizle ilgili becerilerimizi çoğunlukla kaybediyoruz.
Bağlanma güvenliği, ebeveyn eleştirisi, evdeki çatışma ve ihmallerin öz şefkatimiz üzerinde etkileri vardır. Kendimize şefkat gösterdiğimiz zaman, istediğimiz veya ihtiyaç duyduğumuz şefkatin olduğu koşulları keşfedebiliriz. Algılarımıza meydan okumak ve kendimize bu otantik hediyeyi vermek için bu süreçten geçmeye istekli olmalıyız.
Sürekli olarak kendinize sormanız gereken soru şudur: Neye ihtiyacım var?
Bir arkadaşınızın şu anda sizin gibi benzer şekilde zorlandığını düşünün, durumları hakkında nasıl düşünür ve hissederdiniz? Onlara ne söylerdiniz?
Bunun gerçekten ne kadar acı verdiğini ve neden böyle olabileceğini kabul ederek kendinizi doğrulayın. Öyleyse kendinize içinizdeki ortağınızı ve yaşamın doğanın bir parçası olan acı ve mücadele ile dolu olduğunu hatırlatın. Mücadele aynı zamanda yaşamın, büyümenin ve değişmenin bir parçasıdır. Kendinize rahatlatıcı bir dokunuşla nezaket gösterin. Bu dokunuş size değerli olduğunuzu hatırlatır.
Kendiniz için bazı yatıştırıcı dokunuşlar şunlardır:
- Bir el diğerini tutar.
- Bir el diğerini ovar.
- Bir el kalbin üzerinde durur.
- Bir eli yumruk şeklindeyken kalbin üzerinde durur.
- Bir el göbek üzerinde ve diğeri de kalp üzerinde durur.
- İki el göbeğin üzerinde durur.
- Bir el yanağınızda durur.
- İki eliniz yüzünüzde olur.
- Ellerinizle kendinize sarılırsınız.
En çok duymanız gereken kelimeleri söyleyin. “Seni duyuyorum.”, “Seni hissediyorum.”, “Seni önemsiyorum.” veya sizinle birlikte rezone olmuş diğer geçerli terimleri kendinize tekrarlayabilirsiniz. Ayrıca, “Yapabilirsin”, “Yeteneklisin”, “Hak ediyorsun” gibi ifadelerle kendinizi destekleyebilirsiniz.
Temel ihtiyaçlarımıza dikkat ettiğimizde ve kendimize anlamlı bir yanıt sunduğumuzda, her zaman üstesinden gelmesi ve içselleştirmesi kolay olmayan nezaketi istemeyi öğreniriz. Başlangıçta garip veya rahatsız edici, tehdit edici veya gereksiz hissedebilirsiniz. Ama ne kadar çok ilgilenir ve pratik yaparsanız, ihtiyaçlarınıza dikkat etmeniz ve ilgilenmeniz için bağlayıcı yolları kabul etmeye başlarsınız.
İhtiyaçlarınız sürekli değiştiğinden, herhangi bir anda neye ihtiyaç duyacağınızı bilen tek kişi sizsiniz. Ne olursa olsun, kendinizle birlikte olmak için zaman ayırın. Hep şefkatli olun, çünkü değerlisiniz ve önemlisiniz.